100 YIL ÖNCE KANINI AKITANLAR 100 YIL SONRA SUYUNU AKITAMAYANLAR

Kan akıtma ile su akıtmanın ne ilgisi var, dediğinizi duyar gibiyim. Hele bir yazıyı okuyun.
Akan kan; okuduğum kitaplarda, akmayan su; Keşan Belediyesinin yaptığı ve hayırsever vatandaşların katkı verdiği, 2 TL atıp 5 litre su aldığımız çeşmelerde.
9 Ekim Pazartesi saat 10.40 sıraları. Yeni Mahalle’deki çeşme. Arıtıcıdan çalışma sesi geliyor, musluktan iplik gibi bir su akıyordu. Ama bu çeşme; 6 Ekim Cuma gününden beri para atınca su vermiyordu. 10 Ekim Salı gününü bilmiyorum, 11 Ekim Çarşamba; saat 15.30 sıraları. Belediyenin tamir ekibi, çeşmenin depo kısmında yine mesaideydi.
1Ekim günü sosyal medyada, bir belediye başkan yardımcısının paylaşımı ve yapılan yorumlar olmasa, adı geçen çeşmedeki su boşuna akmasa, çeşmelere katkıda bulunan vatandaşların hayratları bir işe yarasa; bu eleştiri yazısını yazmayacaktım.

            Kanını akıtanlar ve suyunu akıtamayanlar yorumunu sonraya bırakıp, belediye başkan yardımcısının sosyal medyadaki paylaşımı ve ona yapılan yorumlara değinmek istiyorum.
Ben, Facebook’taki paylaşıma 1 Ekim 2023 günü rastladım. K harfinin üzerinde yeldeğirrmeni arması var. Keşan yazısı ve bir park resmi. Şimdi de yorumlara geçelim mi?
Hey maşallah. Emeği geçen herkese teşekkürler. Durmak yok, yola devam başkanım.
Konuşmakla bu işlerin olmadığını gösteren en güzel resim.
Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Keşan değişimi yerelden başlattı. Keşan’a gelmeyen hizmetler; 2019 yılından bugüne gelmeye başladı. Cumhur İttifakı, millet aklı.
Yıllardır yerimizde saydığımız yeter. Keşan’ımıza artı bir değer kazandıran, bu yolda gecesini gündüzüne katıp, değişime öncülük eden Belediye Başkanımız Helvacıoğlu, Başkan Yardımcımız Yakup Balcı olmak üzere, emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler. Keşan, sizlerin sayesinde güzel.
5 yıldır yapılan bu hizmeti, Keşan’ımız 30 yılda görmedi. Elinize yüreğinize sağlık.
Yaparsa, Helvacıoğlu yapar.
Çamlıkent, Çamlıkent olalı bu kadar güzel olmamıştır. Tasarlayan, yaptırtan Keşan Belediye Başkanımız Mustafa Helvacıoğlu’dur. İşte görün Keşan Halkı, başkan; Keşan Halkı için çalışandır.
            Bu yorumlara kısacık bir yorum yapmama izin verirsiniz herhalde.
Bugün yapılanları övebilirsiniz, ama bu övme geçmişi karalayarak yapılmamalıdır.
Bir vatandaş; 5 yılda yapılan hizmet; 30 yılda yapılmadı diyor. 30 yılı bırak, Mehmet Özcan’ın 15 yılda yaptığı hizmeti; bu Keşan’a hiçbir Belediye Başkanı yapmadı. Özcan zamanında, Keşan’ın taş olan zemini tam 6 defa kanal olarak kazıldı. Kanalizasyon, su şebekesi yenilendi. Elektrik, telefon hatları yeraltına indi.  Doğalgaz ve  yağmur suyu toplama kanalları için yine kazı yapıldı.
Yeraltında olan işler nedense görülmez. Altyapı; iğneyle kuyu kazmak, üst yapı; badana boya
yapmaktır. Altyapı olmasa, üst yapı yapılabilir miydi? Özcan’ın arkasında bir iktidar gücü de yoktu. Birçok kazı sonrası; Keşan  kendi yolunu asfaltlarken, İpsala’nın yollarını; Karayolları asfaltladı.

            Bir vatandaş; “Çamlıkent, Çamlıkent olalı bu kadar güzel olmamıştır” diyor. Ben de;  Yeni Mahalleli olarak diyorum ki: Mustafa Helvacıoğlu Belediyesi: 731 hanenin oturduğu Belkoop Sitesi içine; 31 Mart 2019’dan bugüne, tek bir çivi çakmamıştır.
Yazımın başlığında; 100 yıl önce kanını akıtanlar diye bir bölüm var. Son zamanlarda; Yemen, Trablusgarp, Balkan, 1. Dünya Savaşı,  Kurtuluş Savaşı yılları ve sonrası yaşanan acılara ait birçok   kitap okudum. Bu kitaplar: Yılmaz Özdil: SON CÜRET. Sabriye Cemboluk: SON TALİKA. Muhsin Demir: ZOR KARAR. Kemal Yalçın: EMANET ÇEYİZ kitaplarıydı. Şimdi de: Yaşar Kemal’in; BİR ADA HİKAYESİ başlıklı, dört kitaptan oluşan eserini okuyorum. Kurtuluş Savaşı sonrası;  mübadele   yılları ve yollarında yaşanan olaylar ve çekilen acılar; okuyan insanın adeta kanını donduruyor.
Allahuekber Dağları’nda; 90 bin, Çanakkale’de; 250 bin insan kanını ve canını vermişken, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak, bu milleti yine kanını , canını vermeye razı etmek; her babayiğidin harcı değildir. 29 Ekim 1923’te kurulan Cumhuriyet, Osmanlı’nın milyonlarca lira borcunu ödemiş, sanayinin S’si yokken, vatandaşının %95’i okuma yazma bilmezken; birçok devrimi gerçekleştirmiş, Cumhuriyet Hükümeti; sadece 17 yıl sonra, 1940’ta; yurt dışına, birçok hastalık için  aşı, hatta ambulans uçak üretip ihraç etmiştir. Temel ihtiyaçlar için yapılan üretim tesisleri;  saymakla bitmez.
Aradan 100 yıl geçti. Her konuda olduğu gibi teknolojik alanda da ilerlemeler oldu. Yukarıda övülerek göklere çıkartılan AKP ve  Keşan Belediyesi; bir suyu akıtamadı. Nasıl mı?
Yukarıda: 11 Ekim Çarşamba; saat 15.30 sıraları. Belediyenin tamir ekibi, çeşmenin depo kısmında yine mesaideydi, yazmıştım. Akşam üzeri saat 18.10. Yine çeşmenin yanındayım. Elinde bir bidon olan vatandaş: “Bir saat önce birkaç bidon su aldım, tekrar geldim ama parayı atıyorum, çeşme su vermiyor” diye söyleniyordu. Yani; tamirattan 2 saat geçmeden, sistem yine çökmüş.
Yaparsa; AKP YAPAR, Yaparsa; HELVACIOĞLU YAPAR diyenlere duyurulur.
100 yıl önce bu ülke için kanını akıtanların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum, 100 yıl sonra; Bilgi Çağı veya Dijital Çağ denen dönemde; bir çeşmenin suyunu 3 saat süreyle akıtamayanlara da HADİ ORDAN diyorum.
Saygılarımla. 11.10.2023  Mehmet USLU– Emekli öğretmen