AHMET ERKAN: “ARTIK YETER!”
Tüm Emeklilerin Sendikası Keşan Temsilciliği Ahmet Erkan, yaptığı yazılı açıklamada, “Bugün TBMM de oylanacak olan 2025 yılı bütçesinde emekli yok, Çalışan yok, Çiftçi yok, İşçi yok, Esnaf yok. Kısacası halk yok. 22 yıldır olduğu gibi bütçe yine sermayenin çıkarlarına uygun, yine faiz ve garanti ödemelerini güvenceye alan, itibardan ödün vermeyen bir bütçe. Milyonlara yine yoksulluk, sefalet ve açlık dayatılıyor.” dedi.
Erkan açıklamasında şunları ifade etti: “AKP ve MHP iktidarı tarafından halk yine kandırılıyor.Yüksek enflasyonun sebebi ne biz emekliler, ne çalışanlar ne de asgari ücretlilerdir. Yüksek enflasyonun sebebi; şatafattır, itibardır, ölçüsüz ve kontrolsüz kamu harcamalarıdır, garantili ödemelerdir. Bu güne kadar enflasyon hesaplamalarında resmen hile yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. Süt içemeyen çocuğun, aç kalan emeklinin, parasızlık nedeniyle üniversiteyi bırakmak zorunda kalan gençlerimizin, kirasını ödeyemeyen emekçilerin, maddi imkansızlıktan dolayı parçalanan ailelerin, özetle milyonların ahı, günahı ve hakkı bu iktidarın boynundadır. 31 Mart seçimlerinde fragmanı izlettik, ilk genel seçimlerde filmin kendisi sahne alacaktır.
Bizlere karşı sağır ve kör rolünü oynayan iktidara taleplerimizi bir kez daha sıralıyoruz;
Tüm emekli, dul, yetim, engelli, memur ve asgari ücretle çalışanların insanca yaşama hakları vardır. Yıllarca peşin peşin ödediğimiz vergi ve primlerimizin karşılığını istiyoruz.
1 – 2008 Yılında yürürlüğe konulan 5510 sayılı yasa derhal iptal edilmelidir.
2 – İntibak yasası derhal çıkarılmalıdır.
3 – Maaş güncelleme katsayısı ve maaş bağlama oranı yeniden düzenlenmelidir.
4 – En düşük emekli maaşı , yeni işe giren memur maaşına eşitlenmeli ve 40 bin lira olmalıdır.
5 – Memurlara verilen seyyanen artış ayırım yapılmaksızın tüm emeklilere verilmelidir.
6 – Her türlü sağlık hizmetine ulaşım kolaylığı sağlanmalı ve tamamen ücretsiz olmalıdır.
7 – Emeklilere verilen bayram ikramiyesi yılda dört kez verilmeli ve en az asgari ücret kadar olmalıdır.
8 – TBMM de imzalanan uluslar arası sözleşmeler esas alınarak, toplu sözleşmeli sendika hakkımız yasallaştırılmalıdır.
Yetti artık!
Susmayacağız. İtaat etmeyeceğiz. Haklarımızı alana dek mücadele etmekten geri durmayacağız. İnsanca yaşamak istiyorsak bütün emeklilerin, kamu çalışanlarının, işçilerin, bağ kurluların, tarım çalışanlarının, yani yoksulların, ötekileştirilenlerin, birleşik bir mücadele hattını örmekten başka çareleri kalmamıştır. Önümüzdeki günlerde ortaya koyacağımız birleşik mücadele ile hak, hukuk tanımayan, yalan dolanla bizleri oyalamak isteyenleri boşa çıkaracağız.
Hak verilmez alınır. Birleşe, birleşe kazanacağız.”