YILDIZ, KADINA ŞİDDET VE KADIN CİNAYETLERİNE TEPKİ GÖSTERDİ
Cumhuriyet Hak Partisi (CHP) Keşan İlçe Başkanı Heves Yıldız, kadına yönelik yapılan şiddet ve kadın cinayetlerine tepki gösterirken, bu konuda acil önlemler alınması gerektiğini belirtti.
Yıldız, “Kadına yönelik şiddet sosyal, kültürel ve hukuki alanlarda kadına yönelik ayrımcılığın, cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucudur. Konunun önemi aile içi şiddet ile sınırlandırılamayacak kadar geniştir.” dedi.
Heves Yıldız, şöyle devam etti: “Geçtiğimiz günlerde yaşanan vahşette, Emine Bulut’un içimizi yakan ‘Ölmek istemiyorum’ sözleri ve 10 yaşındaki kızının ‘Anne lütfen ölme’ çığlıkları, tüm kadınlarımızın ortak çığlığı olmuştur. Bu çığlık bize yaşam hakkı elinden alınan ve öldürülme tehdidiyle yaşayan tüm kadınlarımızın sesini en acı haliyle hatırlattı. Bu cinayette görüntülerin basın ve sosyal medya aracılığıyla bizlere ulaşması toplumda geniş çapta bir tepkiye yol açtı. Fakat unutmamamız lazım ki bu bir ilk değildi, şiddet gören öldürülen kadınların sayısı gün geçtikçe artış göstermektedir. 2019’un ilk 7 ayında 245 kadın öldürüldü. Son 31 günde 31 kadın öldürüldü.
Şiddete karşı kapsamlı yasal çözümler ve caydırıcı uygulamalar yürürlüğe konmadıkça da bu son olmayacaktır. Daha fazla zaman kaybetmeden caydırıcı cezalar yürürlüğe konmalı ve uygulama aşamasında çeşitli gerekçelerle ceza indirimlerinin uygulanmasından vazgeçilmelidir. Şiddeti özendiren her türlü uygulamadan derhal vazgeçilmeli, şiddet içeren ve onu meşru kılan diziler ve televizyon programları derhal yayından kaldırılmalıdır.
Okullardaki müfredatlar, medya düzenlemesi ile şiddet ve cinsiyet eşitsizliği mücadelesi ivedilikle başlatılmalı, politikacılar da söylemlerini bu yönde acilen değiştirmelidir. Kadın örgütleri ile birlikte acil eylem planı hazırlanıp, derhal uygulamaya konulmalıdır. Yetkili kurumlara başvuran kadın ve çocukların yasal haklarını kullanması sağlanmalı, koruma altına alınmalı, yani evlerine yollanmamalıdır. Kadına yönelik şiddet konusunda ilk ve tek uluslararası sözleşme olan ‘İstanbul sözleşmesi’ni mevcut iktidar 2014’te imzalanmasına rağmen bir türlü uygulamaya geçirmediği gibi, son günlerde sözleşmenin kaldırılmasıyla ilgili girişimlerin sinyalini vermiştir. İstanbul Sözleşmesi, bir insan hakları ihlali olan kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadele edilmesi için yöntemleri belirleyen en kapsamlı ve güncel uluslararası yasal araçtır. Bir an evvel hayata geçirme sorumluluğumuz vardır. Kadınlara karşı ayrımcılık ve şiddeti sonlandırmanın çaresi, yargı ve kolluk kuvvetlerince, bu anlaşmanın esaslarına uygun olarak uygulanmasıdır.”