AKP’NİN İÇİNDE ”SOSYAL DENGE” OLMAYAN EKONOMİSİ…

Ekonomiler arz talep dengeleri üzerine kurulur. Arzı belirleyen üretim, talebi belirleyen ise tüketimdir. Bu en genel ekonomik anlayış bile AKP tarafından işletilmemekte ya da işletilememektedir.

Neden? Çünkü AKP üretimi unutturmuştur. Tüketime dayalı ekonomi ile kalkınma gibi çağdışı bir ekonomiyi tercih etmiştir. Bunun nedeni bellidir. Türkiye çok geniş ekonomik olanaklara sahip bir ülke idi. Üretim yapmayan AKP önder kadroları bu zenginliği kendilerine ”servet transferi” ve/veya ”sermaye birikimi” olarak dönüştürme uğraşına girdiler. Yol, inşaat ve betonlaşma ile zenginleşen bu kadrolar zamanla madencilik işine de girdiler. Ama üretim değil, üretileni tüketmeyi seçtiler hep.

O nedenle tarım hayvancılık bitti, fiyatlar uçtu. AKP kadroları ucuz ithalatla halka daha ucuzu değil ama ucuz aldıklarını çok yüksek fiyatla halka ulaştırmayı seçtiler.

AKP fakirin dar gelirlinin değil artık sadece zenginin ve zengin olmanın çalışmalarına girdi. Erdoğan’ın 2 damadı da dünyanın en zengin 1000 kişisi arasına girmiş. Mesela küfürbaz Mehmet Türkiye bakır ihtiyacının %15’ini Alüminyum ihtiyacının %20’sini hatta dünya Cobalt ihtiyacının %2’sini karşılar hale gelmiş.

Halka o kadar çok yüklenip tüketmesini sağladılar ki artık halkın cebinde PARA KALMADI. Halka bankalar yoluyla gelirlerinin 10 katı para kullanma olanağı verdiler. Sonuç 15 milyon kart borçlusu, 34 milyon icra dosyası.

Hükümete dolar lazım ithalat için, kur korumalı dolarlara verilen faiz bu gün 10.000 lira maaş alan emeklinin maaşını 20.000 lira yapabiliyor. Müşteri garantili dolar ödemeli yol, köprü, hastane, hava alanları maliyetinin zaten 5-7 katı ve fazla ödenen bu paralarla asgari ücret yükseltilebilir, emeklilere ek kaynak yaratılabilir.

Ama o zaman AKP’nin İslami sermayesi güçlenemez. İslami sermayeye giden para halkın cebinden çıkmaktadır.

AKP SOSYAL DENGEYİ BALTALAMIŞTIR. Halkın satın alma gücü düşmüş, İslami sermayeye gidecek para azalmış durumda. Son çareleri İMF politikaları, uyguladıkları bu. Ve durum şuna döndü HALK FAKİRLİKTE EŞİTLENDİ.

Ülkemizde artık çok zengin bir %10 tabaka var, nispeten rahat yaşayan bir %15 tabaka var. Geri kalan %75 maalesef eşitlendi.

Bu sonucun alınabilmesi için bir suç işlemede özgürlük kullanan kadrolar yaratıldı. Bu kadrolar her denileni pervasızca yapıyor ve karşılığını 3’er 5’er maaş alarak alıyorlar. Mesela çevre şehircilik bakanı depremde, şehirleşmede madencilikte onlarca hata yapmasına rağmen yargılanmıyor ve tekrar bakan yapılarak ödüllendiriliyor ve Sahte diplomalar, sahte sendikalar, sahte ihaleler aldı başını gitti tam bir vurgun düzeni yaşanıyor. İşe alımlarda kendilerine uygun kadroları mülakatla seçiyorlar ülkenin liyakatlı bilgili insanları devre dışı bırakılıyor.

Sosyal denge hiç bir ülkede bu kadar bozulmamıştı. Ve AKP bunu pervasızca uyguluyor ama TV’lere çıkıp halkı ezdirmedik ezdirmeyeceğiz nutukları atabiliyorlar. 4.5 milyon emeklinin maaşı bugün ancak kiraya yetiyor. Yoksulluk sınırı 60.000 lira maaşı alabilen emekli sayısı binde bir civarında olmalı.

Sosyal denge bozulursa sonucu sosyal patlama olarak geri döner. Bunu son seçimde gördük. Akıllanmadılar şimdi çok daha kötüleri gelebilir. Spontane patlamalar dönemine giriyoruz. Halkı artık kolluk gücüyle baskıyla mahkemelerle korkutma devride geride kaldı. Bıçak kemikte.

Bu ülke hemen hatta derhal sosyal dengeleri yeniden kurmak zorunda. Artık bunlar dış güçler, hainler, PKK’lılar, anarşistler YALANLARI geçerliliğini yitirdi. Yalan gemisi karaya oturdu. Yelkenler koptu, motor arıza yaptı ne siz kaçabilirsiniz nede halk susabilir artık… Son sözüm SOSYAL DENGE DERHAL KURULMALI.

İyi haftalar dileklerimle.