“ARTIK UZATILACAK HİÇBİR ŞEY KALMADI”
Keşan Kent Konseyi ve Saros Gönüllüleri Dayanışması, bugün yapılan açıklamada, FSRU konusundaki nihai kararın verilmesini bekliyor.
Keşan Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz ile Saros Gönüllüleri Dayanışma Komisyonu üyesi Mehmet Zeybek, Keşan Kent Konseyi bürosunda basın açıklaması yaptı.
https://www.facebook.com/selim.sen.188/videos/10159343912843535
“4. BİLİRKİŞİ RAPORU İLE BİZ HAKLILIĞIMIZI TESCİLLEMİŞ OLDUK”
Basın toplantısında ilk olarak konuşan Hasan Karagöz, şunları ifade etti: “Avukatımızın da söylediği gibi bir maç olarak değerlendirirsek, uzatmalar da bitti. En son 9 Kasım ve 11 Kasım 2020’de keşifler yapıldı. Bilirkişi Heyeti’ne 60 gün süre verildi ve raporlar 60 günün sonunda teslim edildi. Bu raporlardan sonra mahkeme bir ara karar verdi. Hem BOTAŞ hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, hem de bizim avukatımıza 15 gün beyanda bulunma süresi verildi. Bu 15 gün dolduktan sonra beyanda bulunan tarafların bir kısmının bilirkişi raporlarına itirazları, soruları söz konusuydu. Bunun üzerine mahkeme ikinci bir ara karar verdi. Mahkeme, bu sorulan soruları bilirkişilere tekrar göndererek bilirkişilere bir ay süre verdi. Bunlar geldikten sonra yürütmeyi durdurma ve iptal kararı vereceği şeklinde bir ara karar verildi. Bu ara kararın bir ay süresi doldu. Hatta 10 gün de geçti. Bilirkişi Heyetlerine sorulan soruların cevaplandığı 4. bilirkişi raporu, Perşembe günü avukatınıza teslim edildi. Yani 4 bilirkişi raporu da <Buraya bu liman yapılamaz> diyerek bizi haklı gösterdi. Çok yakın süre içerisinde artık kararı bekliyoruz. Çünkü artık uzatılacak hiçbir şey kalmadı. Ulusal anlamda tüm prosedür tamamlanmış oldu. 4. bilirkişi raporu ile biz haklılığımızı tescillemiş olduk.”
Saros Gönüllüleri Dayanışması adına basın açıklamasını da Mehmet Zeybek okudu.
“SAROS KÖRFEZİNE ADALET İSTİYORUZ!”
Saros Gönüllüleri Dayanışmasının açıklaması şöyle: “215 gün oldu, Saros FSRU Liman ve boru hattı alelacele yapmak için resmi bilimsel bilirkişi raporlarına rağmen Saros Körfezi’nin denizine, kıyısına, ormanına, canlı yaşamına kast edilerek, arazi sahipleri ve köylülerin mülkiyet haklarını çiğneyerek BOTAŞ tarafından FSRU inşaatı başlatılalı. Pandemi sürecinin yasaklarını Saros Gönüllülerine uygulayıp elimiz kolumuz bağlıyken, iptal ettirdiğimiz ÇED raporunu genelge kılıfıyla adında çevre olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kabul edileli. Halkın katılımlarından kaçırılan hukuksuz ÇED süreciyle, halkın katılım toplantısı yapmadan, on binlerce itiraz dilekçesini veren halkın iradesini hiçe sayarak mahkeme iptal kararı ve bilirkişi heyet raporuna rağmen inşaata başlanılalı.
ÇED ve İmar Planı iptal davalarımızın 9 ve 11 Kasım 2020’deki keşif ve bilirkişi incelemelerinin ardından BOTAŞ tarafından bir gün ansızın, dozerlerle bakmaya doyamadığımız Saros’umuza girildi, tarım arazileri yok edildi, denizimiz dolduruldu, binlerce ağacımız kesildi, şimdi de borular seriliyor. Hukuksuzluk o kadar büyümüş ki köylülerden tutanaklarla ilave araziler alındı ve tam 215 gündür gece gündüz hunharca Saros kıyıları ve denizimiz talan edildi. Yargıda sona yaklaşıldıkça da belki de kararın kendileri aleyhine çıkacağını hisseden şirket, <bakın inşaat çok da ilerledi> demek için mi bilinmez, hızını arttırarak talana devam ediyor.
16.04.2021 günü Edirne İdare Mahkemesinde süren 1.ÇED iptal davamıza sunulan ek bilirkişi raporuyla BOTAŞ’ın sadece dış ticaret için Saros Körfezi’ni kurban etmesinin bilime ve hukuka aykırılığı 4. defa bilimsel olarak ispatlanmıştır.
Sayın bilirkişiler kök rapordaki hukuksuzlukları tekrarlayarak Orman Botaniği ve Orman Ekolojisi çalışmalarının yapılmamasını, yangın söndürme organizasyonunun olmamasını ÇED raporunun eksikliği olarak belirtmiş, flora ve fauna raporunun proje ve etki alanındaki Türlere ilişkin ayrıntılı bilgileri içermediği, sökülüp alınan deniz çayırlarının endemik tür olduğu, körfezdeki 4 ayrı Mercan türünün korunan tür olduğu ve BOTAŞ tarafından alınacağı söylenen önlemlerin yetersiz olduğu, proje alanında bulunan Şehit Karanfili endemik bitki türünün ÇED raporunda yer almadığı, mühendislik çalışmalarının bilimsel olarak yapılmadığı, kıyı sediment hareketlerinin etkisinin değerlendirilmediği, deniz su kalitesinin bozulup bozulmayacağının çalışmasının ÇED raporunda yapılmadığı, inşaat risk analiz değerlendirmelerinin sunulmadığı, Jeoloji bilimi açısından yeterli incelemeler yapılmadığı, yeterli veri ve bilgilerin verilmediği, ziraat, inşaat, jeoloji ve hidrojeoloji mühendisliği açılarından projenin yerinde olmadığı tespit edilerek, bilime ve ÇED mevzuatına aykırılıklar 4 ayrı bilirkişi raporuyla artık kesinleşmiştir. SAROS FSRU çalışmasının haksızlığı kesindir.
BOTAŞ bir kamu kurumu olarak 4 ayrı mahkeme bilirkişi raporuna uymak zorundadır. Kamu kurumları Anayasa’daki hukukun üstünlüğüne itaat etmek zorundadır. BOTAŞ şirketi hiçbir hukuksal uyarıyı, bilimsel raporları dikkate almayıp Saros Körfezi’ni yok etmeye devam ederek suç işlemektedir.
Keşan Kent Konseyinin desteğiyle yürütülen süreçte, Saros Gönüllüleri; hukuka, bilime saygıyla ve Salgın önlemlerine uyarak, vandallıkla ilerleyen proje karşısında, her kesilen ağaçla ve her kepçe darbesiyle canımız acıyarak hızla devam eden inşaata karşı, tüm görsel ve yazılı mecralarda farkındalık yaratmaya çalışarak kamuoyunun dikkatini sürekli bu bölgesel yıkıma, yok edilişe çektik.
Artık son düzlükteyiz. Edirne İdare Mahkemesinin verdiği tüm ara kararların süresi dolmuştur. Yurdun dört bir yanındaki milyonlarca Saros Gönüllüsü ve doğa severler, nefeslerimizi tuttuk, bilirkişi raporları çerçevesinde, Edirne İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma ve ÇED raporunun ve ÇED Olumlu kararının yürütmesinin durdurulması veya direk iptal kararı vermesini bekliyoruz. <Ben yaptım oldu> mantığıyla başlatılan projede, mahkeme kararı sonucu BOTAŞ’ın, Saros kıyılarına, tarım arazilerine verdiği zararı düzelterek, bir an önce körfezden gideceğine inanıyoruz.
Halk ve hak ile inatlaşmayı bırakın. Saros Körfezi’nde adalet istiyoruz. Saros Gönüllüleri, Keşan Kent Konseyi ve Saros halkı olarak Saros Körfezi’ni tüm kötülüklerden korumak için çaba göstermeye devam edeceğiz. Körfezimizi korumakla görevli olan T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve T.C. Kültür Bakanlığı verdikleri tüm izin ve onayları iptal etmeye ve Saros FSRU Liman ve Boru Hattı çalışmalarını derhal durdurmaya çağırıyoruz.”