AVUKATLIK TARİHİNİN EN AĞIR TAHRİBATLARINI YAŞADIK

Her yıl 20 Temmuz’da başlayıp 1 Eylül’de sona eren Adli Tatil süreci başladı. Bu süreçte normal mahkemelerde duruşma olmayacak. Sadece Sulh Hukuk Mahkemesi, İş Mahkemesi ve gecikmesi zarar görülen hallerle ilgili dosyalar görülebilecek.

Edirne Baro Başkanı Avukat Alper Pınar, vatandaşın hak arama özgürlüğünde adli tatilde de yanlarında olmaya devam edeceklerini söyledi.

“TARİHSEL SÜRECİN EN AĞIR DÖNEMLERİNDEN BİRİYDİ”

Başkan Av. Pınar, Adli tatil ile ilgili sürecin birazda aslında bu sürece bu yıl için nasıl geldiklerini de belirterek, şöyle anlattı: “Bu yıl bizim için çok ağır dönemler geçirdiğimiz bir yıl oldu. Sadece ülkemiz için değil tüm dünya için küresel sorunlarla yüzleştiğimiz özellikle pandemi sürecini yaşadığımız COVİD-19 hastalığının sadece ülkemiz değil tüm dünyayı ilgilendirdiği tüm dünya ülkelerinin mücadele verdiği bir yıl yaşadık ve hala daha yaşıyoruz süreç sürüyor. Hastalık ortadan tamamen kalkmış değil. Tabi bunu özel olarak mesleğimize indirgediğimizde açıkçası tarihsel sürecin en ağır dönemlerinden birini yaşadığımızı söyleyebilirim. Türkiye’de sanıyorum ilk vaka 11 Mart’ta tespit edilmişti. Bu tespit edilebilen vakaydı öncesini bilmiyoruz. Bu süreçten başlamak üzere gerek mecliste kabul edilen 7226 sayılı yasa, gerek Hakim Savcılar Kurulu’nun verdiği kararlar, gerek Adalet Bakanlığının yayınladığı genelgeler ve tabi hemen sürecin başında sayın Cumhurbaşkanının İcra İflas Kanunu’nun 330’uncu maddesi gereğince belki de Cumhuriyet tarihinde ilk defa kullanılan bir madde olarak kararname ile tüm İcra İflas iş ve işlemlerini durdurmasıyla başlayan, daha sonra duruşmaların ertelendiği yargısal faaliyetlerin minimuma indirildiği, sadece ve sadece tutuklu işlerin ivedi işlerin yapılabildiği bir süreçten geçtik.

AVUKATLIK TARİHİNİN EN AĞIR TAHRİBATLARINI YAŞADIK

Bürolarımızı kapattık, özellikle 65 yaş üstü meslektaşlarımız bu dönemde evlerinden neredeyse hiç çıkmadılar. Tanınan bazı serbestlikten istifade ettiler. Gerçekten avukatlık tarihinin ekonomik soysal ve psikolojik anlamda en ağır tahribatlarını yaşadığımız bir süreç atlattık. Bu süreç 15 Haziran’da sona erince her şey eskiye dönmedi. Biz zaten öngörü olarak bu sürecin en erken 1 Eylül’de karamsar bir tablo ile yılbaşına kadar devam edeceğini, yaralarımızın ancak bundan sonra sarılmaya başlayacağını tahmin ediyorduk. Çünkü 15 Haziran ile 20 Temmuz arasını kapsayan bir aylık sürede açıkçası zaten önceden alınan kararlarla duruşmaların bir çoğu Eylül’e ertelenmişti ve bir sihirli dokunuş tabi ki olmayacaktı. Çünkü Hâlâ daha pandemi devam ediyordu, normalleşme süreci başlayacaktı, toplumdaki tedirginlik kuşku sürüyordu. Bundan sektörümüzün mesleğimizin etkilenmemesi mümkün değildi. Nitekim adliyede de eskiden olduğu gibi bir normalleşme yaşanmayacağı da açıktı.

Hâlâ tedbirler ve normalleşme süreci sürüyor. Ayrıca başka bir boyutu daha vardı. Hakim savcılarımızın da her yaz olduğu gibi Hakim Savcılar Kurulu’nun yayınladığı Yaz Kararnamesi bekleniyordu. Tayinler, gidenler olacaktı yerine gelenler olacaktı. Tabi ki mahkemelerin kendi iç dinamiğinde iç sistematiğinde izinler tayinler dolayısıyla da bu tarz her yıl yaşadığımız kısa bir boşluk olacaktı. Bunların hepsini yaşadık ve 20 Temmuz’a geldik.

Aslında bu dönem konuşulanlardan bir tanesi de pandemi nedeniyle nasıl olsa çalışılmadığı bir ortamda adli tatilin kaldırılmasıydı. Bu da tartışıldı. Fakat daha sonra uygun görülmedi. Adli tatilin aynen her yıl olduğu gibi 20 Temmuz – 1 Eylül tarihleri arasında uygulanması ve kaldırılmamasına karar verildi.

Şu anda adli tatile girmiş bulunuyoruz. Bu süreçte tabi ne olacak? Kanunda yazılı olduğu halde yazılı yargılama usulüne tabi mahkemeler tatile girdi. Duruşmaları görülmeyecek basit yargılama usulüne tabi olan Sulh Hukuk Mahkemeleri, İş Mahkemeleri gibi mahkemeler de şayet Temmuz ve Ağustos ayına sayın mahkemeler gün koymuş ise bu tip işlemler devam edecek. Tabi ki tutuklu işlerin ihtiyati haciz ihtiyati tedbir gibi iş ve işlemler de adli tatilde görülebilen işler sürecek. Kanunun içinde yer alan adli tatilde görülebilecek olan işler bu süreçte de sürecek. Fakat normal mahkemelerde duruşma olmayacak. Sadece Sulh Hukuk Mahkemesi, İş Mahkemesi ve gecikmesi zarar görülen hallerle ilgili dosyalar görülebilecek.

MAHKEMELER TATİLDE, AVUKATLAR ÇALIŞMAYA DEVAM

Açıkçası pandeminin etkileri sürüyor. Adli tatilde tabi ki avukatlar her ne kadar adli tatil başladıysa da çalışmaya devam ediyor. Yıllardır belki yanlış bir kanı var. Biz avukatlar olarak bürolarımızda 1 Eylül’e kadar kilit vurmuyoruz. Her dönem ve her koşulda çalışmaya devam ediyoruz. Sadece adli tatilin ruhu gereği kanuni düzenlemesi gereği mahkemeler tatile çıkıyor. Biz çalışmaya ve hizmet vermeye devam ediyoruz. Pandemi sürecinde dahi her türlü sağlık riskini zoru göze alarak vatandaşın hak arama özgürlüğünde yanlarında olduysak adli tatilde de yanlarında olmaya devam edeceğiz. Adli tatilin tüm meslektaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.

1 Eylül’e kadar olan süreçte pandemi sürecinin etkilerinin yaralarının bir nebze olsun sarılabilmesini umut ve temenni ediyorum. Tüm meslektaşlarıma ve yargı camiasına da yaşanılan bu çok ağır süreçlerden sonra hem dinlenme anlamında hem de psikolojik, ekonomik ve sosyolojik tahribatların da giderilmesi anlamında başarılı, huzurlu ve yararlı bir adli tatil ediyor saygılar sunuyorum.” (Sevcan KALIPÇİNDEN ELMACI/Hudut Gazetesi)