Reklam
Reklam

BENİM EMEKLİM İŞİNİ BİLİR…

Ulaş Demiray
Ulaş Demiray
  • 20.07.2023

Bunca zam karşısında kılını bile kıpırdatmayan, sakin, itidalli bir toplumuz… Bir kaç gün bağırıp çağırdıktan sonra mevcut ortama hızla uyum sağlıyor, unutup gidiyoruz. Sonuçta bir türlü “Elim kırılsaydı da..” moduna bile geçemiyoruz.. Genlerimize işlemiş olan bu yerli ve milli hasletimiz gerçekten büyük şansımız. Mazallah bu akıl almaz uygulamalar ve zamlarla normal insan tepkisini göstermeye kalkarak meydanlara koşsak, isyan etsek TOMA’larla, göz yaşartıcı gazlarla, yerli ve milli karakterli vatandaşlarımızın sopalı tepkileri ile başımıza gelmeyen kalmazdı. İyisi mi bu gibi durumlarda duymazlıktan, anlamazlıktan gelecek ve havaya bakıp ıslık çalacaksın… Dış güçlere alet olmayacaksın..

***

Öyle şaşkın ve korkak bir toplum olduk ki zammı yapanlardan çok zamları bahane ederek CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na saldırıyoruz. TV oturumlarında atıp tutarak iktidarı değil, muhalefeti suçluyoruz… Halbuki zamlara karşı çıkılacaksa, tepki gösterilecekse önce zamlardan canı yanan vatandaşların, onların meslek kuruluşlarının, odaların, derneklerin, gazeteciler, yorumcuların demokratik haklarını kullanarak ortaya çıkmaları, feryat etmeleri gerekmez mi? Kaldı ki partilerin bu konuda halka akıl vermesi, zamların ne kadar kötü bir şey olduğunu anlatmaya çalışması çok gülünç olmaz mı? Bu zamların olacağı seçim öncesi necip milletimize uzun uzun anlatılmadı mı? “Yapmayın , etmeyin.. bunlara oy vermeyin” denmedi mi? Sonuçta memurlar oldukça farklı bir zam alıp sustular. Esnaf fiyat etiketlerini değiştirdi, çiftçi zaten yoktu. Herkes kendi durumunu yeni düzene göre ayarladı. Kaldığı yerden devam etti..

Öyleyse 2 şık var.. Ya bu necip millet bu başına geleni bir türlü anlamayıp “Liderimi soğana ezdirmem” dedi. Ya da bu zamlar emeklilerden başka hiç kimsenin yaşamına bu kadar büyük yıkım etkisi yaratmadı

***

Ben de bir emekliyim. 2’nci şıkkın daha doğru olduğunu düşünüyorum.. İlk günler ben de ağzıma geleni hatta büyük harflerle dile getirdiğim halde birkaç gün sonra kendiliğimden sakinleştim.. Bankada 6000 dolarlık bir döviz hesabım vardı. Baktım ki dolar 1 lira arttıkça, durup dururken benim kasama her seferinde 6000 TL giriyor. Geçen ay bu 5-6 kez tekrarlanınca iktidarın beni zam yapmayarak cezalandırmaya çalışmasının hiçbir anlamı kalmadı. Dolardaki bu artış sürdükçe benim iktidarı alkışlamaktan başka seçeneğim de yok. Hatta zam da yapmasa olur. Bu düzenin değişmesini istemeye de niyetim yok. Hatta ayrıca züğürtleyen esnaf gibi bir başka banka hesabımı karıştırınca kenarda köşede kalmış hatta unutulmuş bir bin dolarla da karşılaştım. Bizim bin dolar durduğu yerden 27 bin TL olmuş… Bu değişimi görünce emekli olmak yerine uyanık olmanın daha gerekli olduğuna bir kez daha inandım..

***

İyi ama bu böyle sürer mi? Sürer… Buna alışmalıyız.. Ekonomi sadece zam yaparak, harçları artırarak düze çıkamaz.. Öncelikle itibardan başlayarak gözle görünür bir tasarruf tedbiri uygulanmalı… Yetmez… Ülkede hukukun üstünlüğü belirgin hale getirilmeli ve anayasal güvence altına alınmalı.. Bugün hukuka olan güvensizlikten bırakın yabancı sermayeyi, yerli sermaye bile bu ülkede yatırım yapmıyor, dış ülkelere kaçıyor.. Bedevi bahşişleri ile bu değirmen dönmez.. Barışçı dış politikalar samimiyetle ve hızla uygulanmazsa olmaz..… vs..

***

İyi ama bunlar olur mu? Böyle bir ihtimali görebilen yok.. Öyleyse ben dövizimi bozmadığım sürece sıkıntıya düşmeden yaşamayı sürdürürüm.. Hatta otomobilimin 2’nci MTV’sini bile seve seve öderim.. Yeter ki Reis sağ olsun..

Benim memurum, emeklim işini bilir…

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ