Reklam
Reklam

BU CHP ATATÜRK’ÜN DEĞİL, BAYKAL’IN CHP’Sİ

Ulaş Demiray
Ulaş Demiray
  • 15.02.2024

Eeey yeni yetme CHP’liler, Osman Özgüven ismini hiç duydunuz mu? Google amcaya bu ismi yazıp sorun bakalım… Çoğunuz Tunceli Belediye Başkanı’nı tanırsınız.. Ama 4 dönem Dikili Belediye Başkanlığı yapan,  evlere suyu bedava verdi diye, ulaşımı bedava yaptı diye yıllarca mahkemelerde sürünen, ilçesine jeotermal enerjiyi getirmek için çaba sarf eden ve sonunda bunu gerçekleştiren, 12 Eylül’ün karanlık dönemlerinde, başardığı Festivallerle solun, özgürlüğün, demokrasinin ışığını DİKİLİ’den tüm yurda saçan, Türk/Yunan Dostluğu için öncü çabaları olan  Osman Özgüven’i tanımazsınız.. Bence Baykal CHP’sinin bugün nasıl savrulduğunu anlamak için Osman Özgüven’i tanımak CHP’li olmanın önemli bir koşuldur. Geldiğimiz noktada Özgüven, aday olmadığı halde Dikili’de anket yapılmaksızın Belediye Başkanı atanmasını içine sindiremedi ve o da Gürsel Tekin ve diğerleri gibi CHP’den istifa etti.

Bu bir depremdir.

***

Bir parti kendi kendini bu kadar kolay tüketir mi? Bu kadar mı zordu Edirne’deki gibi tüm adayları ön seçimle belirlemek? Bu kadar mı zordu tüzük kurultayında en fazla 5-6 maddeyi değiştirip de tüm ülkede ön seçim yapmak? DEĞİŞİM diye ortaya koyduğunuz UCUBE sistemden mutlu musunuz? Yani daha bıyığı terlememiş gençlerle, bir gün bile bir STK’da çalışmamış kadınları vitrine koyarak, popülist bir utanmazlıkla kadınlar ve gençler üzerinden DEĞİŞİM yaptığınızı mı sanıyorsunuz? Hani 3 defa Belediye Başkanı olunmayacaktı? Hani başarısız olduğu saptananlar tekrar aday gösterilmeyecekti? Hani her yerde bir değil gerekirse birkaç anket yapılacaktı? Hani yapay zeka bile devreye girecekti?

Bu mu katılımcılık, bu mu sosyal demokratlık, bu mu Atatürkçülük?

***

Biz bu “Sülün Osman” zihniyetinin sadece Enez’de yaşandığını sanıyorduk. Meğer ülkenin her yanında Belediye Başkanlıkları kapanın elinde kalmış. Öyle utanmazca yaklaşımlar anlatılıyor ki %5’i bile doğru olsa bu partide artık dürüstlükten, sosyal demokrasiden, Atatürkçülükten, umuttan, kurallardan, demokrasiden söz etmek, saflık, cahillik değilse ihanettir. Bazıları pişkin pişkin “3-4 gün konuşulur, unutulur gider” diyorsa da o kadar basit değildir. Osman Özgüven gibi çok değerli insanlar CHP kapılarının kendilerine kapalı ve kuralsızlığın kural olduğunu görünce ya siyasetten uzaklaştılar ya da yakın buldukları partilerde aday olma çabası içine girdiler.  Eğer ön seçim koşulu en baştan kural haline gelseydi CHP’de liyakatli, kaliteli insan ve aday patlaması bile olabilirdi. Ama Baykal’dan kalma “sen/ben/ bizim oğlan” ya da “Küçük olsun, bizim olsun” zihniyeti tavan yapınca hamam da aynı, tas da aynı, tellaklar da aynı… Bu CHP’ye hâlâ “Atatürk’ün kurduğu, ya da cumhuriyeti kuran parti” diyenler oturup bu gerçekle bağdaşmayan saplantılarını tekrar gözden geçirsinler.

Geçmişi değil bugünü konuşalım..

***

Seçim sonunda bir başarı bekliyor muyum? Başarı olsa da bu “CHP’nin başarısı” olmayacak. AKP Genel Başkanı Tayyip Bey’in veya Meral Akşener’in yanlışları sayesinde, belki  göreceli bir başarıdan söz edilebilecek. Yani seçimin kaybedenleri olacak ama kazananı da olmayacak. AKP oyları muhtemelen %5 daha düşecek, CHP de %25lik sabit oy alışkanlığını devam ettirecek. Çünkü bu ucube yönteminin amacının Yerel seçimleri değil, 1 Nisan sonrası Kurultayı kazanmaya dönük olduğunu tüm olayları yakından izleyenler görüyor ve anlatıyor. Örneğin duayen gazeteci Fikret Bila, bu gerçeği açıkça dile getiriyor. CHP’de kurultay çığlıkları şimdiden atılmaya başlanıyor. CHP seçime değil kurultay’a hazırlanıyor. Atamalar bu hedefe doğru yapılıyor. Ne var ki CHP’nin tabanı da ülkenin bekası(!) ve AKP korkusu ile bu olan biteni görmezden gelip yine de “Tıpış, tıpış” sandığa gitmeye hazırlanıyor… Bu korkaklıklarını da örtebilmek için bu Baykal CHP’sini “Atatürk’ün partisi” gibi görmeye, göstermeye gayret sarf ediyorlar.

Sonuçta AKP korkusu CHP’ye, CHP korkusu AKP’ye can veriyor, kan veriyor.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ