“BU ZEYTİN AĞACI FİDANLARININ BEDELİ ÇOK AĞIRDIR”
Keşan Kent Konseyi Başkanı Hasan Karagöz ve Saros Gönüllüleri Dayanışması Sözcüsü Mürşide Çoban imzasıyla yapılan basın açıklamasında, Saros Körfezi FSRU Limanı ile ilgili çalışmaların bir an önce durdurulması istendi.
“Saros Körfezi FSRU Limanı projesinde, BOTAŞ şirketinin hukuksuzluğu, yasa tanımazlığı ve keyfiyeti katlanarak devam ediyor.” şeklinde başlayan açıklamada, yargı kararı beklenmeden ve bilim insanlarının karşı görüşlerine rağmen çevrenin geri döndürülemez bir şekilde talan edildiği bildirildi.
“ARAZİLERİ ESKİ HALİNE NASIL DÖNDÜRECEĞİ TAM BİR MUAMMADIR”
ÇED raporunda hiçbir şekilde belirtilmediği halde Sazlıdere köyü yolu üzerindeki şantiyeden inşaat alanına gitmek üzere kara boru hattına paralel 15-20 metre genişliğinde yapılan yol ile tarım arazileri ve orman alanlarına geri dönüşümü mümkün olmayacak şekilde zarar verildiği vurgulanan açıklama şöyle devam etti: “BOTAŞ, arazi sahiplerine inşaatı tamamlamayı hedeflediği 2 yıllık süre için önceden herhangi bir tebligat yapmadan ve acil kamulaştırma kararı olmadan işgal ettiği ve büyük zararlar verdiği yerler için kendilerine bir miktar bedel ödeyeceğine dair düzenlediği beş satırlık bir tutanağa yeni yeni imzalar attırılmaktadır.
BOTAŞ’ın iki yıl sonra yol yapımında kullandığı ve büyük zararlar verdiği arazileri eski haline nasıl döndüreceği tam bir muammadır. Çünkü yol geçirme amaçlı işgal ettiği verimli tarım arazilerinin üzerindeki verimli toprağı sıyırmadığı ve saklamadığı görülmektedir. İki yıl süresince, tırların, hafriyat kamyonlarının, kepçelerin geçtiği, çakıl, mıcır döşenmiş stabilize yol haline dönüşmüş, görünüşe göre asfalt ile kaplanması olası durumda olan ve verimli toprağı uygun bir yerde depolanmamış arazilerin rehabilite edilip tekrar tarım arazisine dönüştürülmesi pek olası görünmüyor.”
“BU ZEYTİN AĞACI FİDANLARININ BEDELİ ÇOK AĞIRDIR”
BOTAŞ’ın ‘1O bin ağaç kesip 100 bin ağacı toprak ile buluşturdum’ şeklindeki beyanının da gerçeği yansıtmadığına dikkat çekilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Çünkü 100 bin ağaç için yaklaşık 250-300 hektarlık bir alan gerekmektedir. Keşan ve çevresinde böyle bir alan mevcut değildir. Bu konuda gözle görülür herhangi bir icraatları da yoktur. Aldığımız duyumlara göre BOTAŞ’ın 100 bin ağacın bedelini Orman Genel Müdürlüğüne verdiği söylenmektedir. Doğası talan edilen halka şirin görünmek için devlet bir cebindeki parayı diğer cebine aktarmış oluyor.
BOTAŞ’ın diğer bir şirinliği de başta Sazlıdere köylüleri olmak üzere Gökçetepe ve Mecidiye köylülerine de ücretsiz binlerce zeytin ağacı fidanı vereceğidir. Ancak bu zeytin ağacı fidanlarının bedeli çok ağırdır. Dünya harikası bir yer deniziyle, ormanıyla, yeşiliyle, mavisiyle birkaç bin zeytin fidanı karşılığında talan ediliyor. Hele hele 350-400 metre boyundaki gemilerin Saros Körfezinin sığı sularına vereceği zararların hiçbir biçimde telafisi mümkün olmayacaktır.
Bir devlet kurumu olan BOTAŞ ve Çevre Şehircilik Bakanlığını hukukun üstünlüğüne inanmaya, geri dönüşü olmayan zararlara neden olan FSRU Limanı ve Kara Boru Hattı çalışmalarına son vermeye çağırıyoruz.
Ayrıca Edirne İdare Mahkemesi’nin bilirkişi raporlarıyla kanıtlanmış haklı mücadelemizi göreceğine ve en kısa sürece yürütmeyi durdurma kararı vereceğine inanıyoruz.”