CORONA VİRÜSLE MÜCADELEDE 1. DÖNEM TAMAMLANDI

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısı sonunda canlı yayında açıklama yaparak, Türkiye’nin corona virüsle mücadelesi kapsamında bundan sonraki süreci anlattı.

Türkiye’nin, corona virüse karşı mücadelede ilk dönemi tamamladığını kaydeden Koca, “Sonuçlar, tanı ve tedavideki başarı, salgını kontrol altına aldığımızın kanıtlarıdır. Artık salgın yönetiminde güncel politika ve uygulamalarımızda bazı değişikliklere gidebiliriz. Salgın kontrol altına alınmıştır ama virüsle ilgili gerçekler değişmemiştir. Evimiz virüse karşı en güvenli ortam olmaya devam etmektedir.

Corona virüsü tehdidi ortadan kalkmış değil. Bu, son taşıyıcının izolasyonu ve tedavisi ile mümkündür. Başlayan yeni dönem bildiğimiz anlamda tipik bir normalleşme dönemi değildir.” dedi.

Türkiye’de vaka sayısının 4 hafta içinde en üst düzeye ulaştığını ve inişe geçtiğini bildiren Koca, “11 Nisan günü 33.170 kişiye test yaparak bir günde 5.138 vaka tespit edildi. En çok vaka tespit ettiğimiz tarih de 29 Nisan. 29 Nisan’da 43.498 bine ulaştı test sayısı ve bu artışa rağmen tespit edilen vaka sayısı azalmaya başladı. 29 Nisan corona virüsle mücadele bizde bir dönemi geride bıraktığımız tarihtir. Dün itibarıyla iyileşen hasta sayımız 73.285’e çıkmıştır. İyileşen vaka sayısı ile toplam vaka sayısı arasındaki fark, içinde bulunduğumuz hafta da önemli bir gelişme daha oldu bu hafta ilk kez iyileşen hasta sayımız mevcut corona virüsü hasta sayımızı aştı. Belirttiğim sonuçlar, tanı ve tedavideki başarı salgını kontrol altına aldığımızın kanaatleridir. Artık salgın yönetiminde güncel politika ve uygulamalarımızda bazı değişikliklere gidebiliriz. Konuşmamın bu noktasına kadar bir cümlenin altını çizmeye çalıştım, dedim ki; Türkiye corona virüsle mücadelesinde 1. dönemi tamamlamıştır.”

“TEDBİRLERE UYMAK BAŞARININ GARANTİSİDİR”

Bakan Fahrettin Koca, corona virüsle mücadelede ikinci dönemi ise şöyle anlattı: “Şimdi yine altını çizerek ilave etmek istiyorum şu anda corona virüsle mücadelemizin ikinci döneminde, başarı yine bazı koşullara bağlıdır. Tedbir almak, tedbirlere uymak başarının garantisidir tedbirsiz davranmak corona virüs tehdidinin ortadan kalktığını varsaymak, tekbir zorunludur Çünkü tehdit devam etmektedir. Taşıyan insanların tamamının hastanelerde veya evde izolasyon altında olduğunu düşünmek büyük yanılgıdır, virüs şu anda ön göremeyeceğimiz bir dönem boyunca dünyada bu toplumda aramızda dolaşmaya devam edecektir. Virüs konuk olduğunuz yerde, bindiğiniz asansörde, gittiğiniz berberde, beklediğiniz otobüs durağında, alışveriş yaptığınız markette, kalabalığına karıştığınız caddede karşınıza çıkabilir. Bunu tam olarak göremezsiniz. Hiç tanımadığınız bir taşıyıcıdan hastalığı kolayca alabilirsiniz. Salgın kontrol altına alınmıştır ama virüsle ilgili gerçekler değişmemiştir. Eviniz virüse karşı halen en güvenli ortam olmaya devam etmektedir. Bu gerçek elbette bir bize karşı mücadele ederek kazandığımız serbestliklerden vazgeçmek anlamına gelmez. Özgür ama kontrollü olacağız. Eğer bugüne kadar tekbirlere sıkı sıkı şekilde uyumasaydık bulunduğumuz noktaya gelmemiz söz konusu olamazdı. Mücadelenin ikinci dönemindeyiz; şimdi yaşamı alanımız genişliyor. Fakat aynı geniş bir alanda uygulamaya geçiriyoruz, sosyal hayat için kontrolü elimize alıyoruz.”

“İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI’NDAN SONRA BÜTÜN DÜNYAYI AYNI ANDA İLGİLENDİREN ORTAK GÜNDEM OLAN İLK OLAYDIR”

Bakan Fahrettin Koca, corona virüsün İkinci Dünya Savaşından sonra bütün dünyayı aynı anda ilgilendiren ortak gündem olan ilk olay olduğuna dikkat çekerek, şunları ifade etti: “İçine girdiği bir başarının sahipleri olarak 83 milyon bu başarının ödülünü almayı elbette hak ediyoruz. Dışarıdaki hayatı özledik, işimizi düzene koyma isteği duyuyoruz, sevdiklerimize sarılabilmek, bayramda büyüklerimizin ellerinden öpebilmek istiyoruz, küçük mutluluklar bile şu anki hayatımıza renk getirecek. Şüpheniz olmasın siz neler hissediyorsanız bu mücadelede her gün hayatlarını riske atanlar da sizinle aynı şeyleri hissediyor. Sizin için aynı şeyleri istiyor fakat gerçeklerin isteklerden biraz da olsa farklı olduğunu kabul etmeniz başlayan yeni dönem bildiğimiz anlamda tipik bir dönemi değildir, biraz esnediği dönemidir. Hayatımızın, sağlığımızı garanti edecek şekilde kısmen özgürleşmesidir. Yeni dönem tedbirlerle özlemlerin sentezidir. 11 Mart’tan bu yana gösterdiği çabanın şimdiki ödülüdür. Ama bu ödül büyük ödül değildir. Hassas davranmazsan serbestlik yeni mecburiyetleri yol açar. Kontrolüm kaybı ikinci bir dalganın davetçisi olacaktır. Bunu birçok ülkede gördük, salgın yeni ölümlerle ilk başarıları adeta sıfırladı. Türkiye’de salgın mevcut şartlarda kontrol altına alınmıştır. Tekrar vurgulamak isterim; corona virüs tehdidi ortadan kalkmış değil. Bu ancak son taşıyıcının izolasyonu, tedavisi ile mümkün. Varlığını daha uzun süre sürdürecek corona virüs olayı 60 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiği İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra bütün dünyayı aynı anda ilgilendiren ortak gündem olan ilk olaydır. Sadece o bilgi bile meselenin büyüklüğünü ortaya koymakta, salgından öncesine dönüş sözünü kolay edilemeyeceğini göstermektedir.”

“YENİ HAYATIN NORMALLERİNİ OLUŞTURUYORUZ”

Bakan Koca, konuşmasının devamında normalleşme süreci ile ilgili şunları söyledi: “Bugüne kadar her ne kadar normale dönüş ifadesi yer yer kullanılsa da esasında normale dönüyoruz, yeni hayatın normallerini oluşturuyoruz. Bu hayatın normali eskisinden farklı olacaktır. Bence tüm yeni gelişmelere esas teşkil edecek ana fikir de odur. Yeni normal için büyük bir motivasyon ve sağduyu göstermeliyiz. Toplum olarak ortaya koyduğumuz fedakarlığın ödülünü hızlı bir şey yazılı bir serbestlik olarak talep etmemeli, öyle yaşamamanız salgın hastalık karşındaki kazanımlarımızı korumalıyız. Salgınla mücadele bu dönemde hedefimiz; hastalığı kontrol altına almaktır. Corona virüsle mücadelenin ikinci döneminde hedefimiz ne olmalıdır? Hedefimiz; hastalığın önündeki fırsatları ortadan kaldırmak ve hayatı yeniden düzenlemektir. Bazı kısıtları ettiğimiz yeni döneme isim vermeyi yararlı buluyor, bu ismin listeleri kontrol altına almamıza yardımcı olabileceğini düşünüyorum. Çünkü isim bize mücadelemiz için bir

fikir verecektir. Bu isim; kontrollü sosyal hayattır. Önümüzdeki günlerde evlerimizden daha sık dışarı çıkacağız, ev hayatından sosyal hayata geçiş artacak, virüse karşı mücadelede bu yeni durumun kuralları tedbirleri olmalıdır. Kontrollü sosyal hayat hastalıkla mücadelede ikinci dönemin stratejisidir. Özgür ama tedbirli bir hayat tarzına geçiyoruz. Kuaföre gidebiliriz ama önce belirlenmiş önlemlerin orada alınıp alınmadığına bakacağız. Çıkıp alışverişimizi yapabileceğiz ama ulaşıma girişlere yolla yakınlaşmaya dikkat edeceğiz. Kontrolü sosyal hayatta uyulacak. İki temel kural uygulanacak iki temel tedbir var. Birincisi; dışarı çıkmamız gerekiyorsa mutlaka maske kullanacağız. İkincisi; sosyal mesafeyi dikkatli bir şekilde ayarlayacağız. Solunum yolu ile bulaştığı kesinleşmiş bir bilgidir. Bu nedenle eğer sosyal mesafeyi ayarlamazsak maskenin tek başına yeterli olmayacağını bilmeliyiz. Maske ve sosyal mesafe birbirlerini tamamlayan iki tedbirdir. Tedbirlerden biri eksikse diğeri yetersiz kalabilir. Bakanlığımızın geliştirdiği mobil uygulamayı kontrollü sosyal hayat döneminin son derece önemli ihtiyaçlarından biri olarak görüyoruz. Uygulama ücretsizdir. Mobil uygulama sizlere Kovid-19 konusunda yönlendirmek, günlük hayatta karşılaşabileceğiniz riskleri en aza indirmek amacıyla geliştirildi. Bu uygulama ile dışarıdayken, bulunduğunuz ortamda veya gitmek istediğiniz yerde ne ölçüde riskli bir durumla karşılaşabileceğiniz görebilir, anında tedbir alabilirsiniz.”