“EMEK HIRSIZLIĞIDIR BU”
İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, Yayla Sahili’ne bir bankanın koyduğu ATM ile ilgili Keşan Belediye Başkanı Mustafa Halvacıoğlu’nun tutumunu eleştirdi ve bu konuda hiçbir mücadelesi olmadığı halde sahiplendiğini belirterek, <Bunu ben yaptım> demen, bana göre acziyetliktir, zavallılıktır.” dedi.
“ACZİYETLİKTİR, ZAVALLILIKTIR”
“Başkan Helvacıoğlu kendi projesiymiş gibi utanmadan, sıkılmadan, insanların gözünün içine baka baka <uğraştık, didindik, çabaladık> diyor.” ifadesiyle sözlerine devam eden Başkan Sarıkeçe, Mustafa Helvacıoğlu’nu şu sert sözleriyle eleştirdi: “Senin böyle bir ortamda <bunu ben yaptım> demen bana göre acziyetliktir, zavallılıktır. Makam sahibi bir insana yakışmaz. Sezar’ın hakkı Sezar’ındır diye binlerce yıl önce demişler. Ben çok üzüldüm. Eskiden bu işlerde utanma sıkılma vardı.”
Başkan Sarıkeçe, ATM’nin sahile kazandırılmasındaki en büyük payın Yayla Sahili sakinlerinden Ahmet Dinçer olduğunu söyledi.
“İNSANLARI KERİZ YERİNE KOYMAYA ÇALIŞAN BİR HAREKET VAR ORTADA”
İş Bankası Keşan Şubesi Müdürü Egemen Kaya’nın ve kendisinin de karınca kararınca ATM’nin getirilmesinde payı olduğunu vurgulayan Zafer Sarıkeçe, “Benim payımın olup olmaması da çok önemli değil ama sonuç olarak biz bir mücadele verdik. Belediye Başkanı <hizmet ediyoruz> diye konuşuyor. Hizmet etmek için emek harcamak lazım. İnsanları keriz yerine koymaya çalışan bir hareket var ortada. Yayla Sahili sakinleri <4 bin haneyiz, Erikli 5 bin hane. Orada 4 ATM var ama Yayla’da hiç yok diyorlar.> Turizm deniyor, sahiller bodrum fiyatlarıyla kiralanıyor ama bir tane ATM yok:; doktor ve hemşire olmadığı gibi. Böyle bir talepte bulunuldu. Keşan’da da etkili kurumlara müracaat etmişler ama maalesef sonuç alamamışlar. Bankalarda bu olayı rantabl görmüyor, haklıdırlar. Biz de ricada bulunduk. Sağ olsunlar kıymetli abilerimiz, müdürlerimiz bizi kırmadı ve oraya ekstra bir çaba sarf ederek ATM konulması için anlaşmaya varıldı. Yer için de Belediye Başkan Yardımcısı Yakup Balcı’yı bizzat aradım. O da gereğini yaptı. Kendisine de buradan teşekkür ediyorum. Böyle bir mutlu haberi aldık ama geçtiğimiz günlerde sayın Helvacıoğlu kendi projesiymiş gibi utanmadan, sıkılmadan, insanların gözünün içine baka baka <uğraştık, didindik, çabaladık> diyor. Sen bu işin neresinde uğraştın, neresinde varsın? <Bunu biz yaptık> deme lüksünü sana kim veriyor? Bir insan utanmaz mı? Emek hırsızlığıdır bu. Belki senin de mücadelen vardır, bilemiyorum ama nihayetinde bu işi başlatan ve bitiren insanlar bellidir. Senin böyle bir ortamda <bunu ben yaptım> demen bana göre acziyetliktir, zavallılıktır. Makam sahibi bir insana yakışmaz. Sezar’ın hakkı Sezar’ındır diye binlerce yıl önce demişler. Bunu Yaylalılar görmüyor zannediyor. Bin kere de <ben yaptım> desen kimin yaptığını oranın sakinleri biliyor. Ben çok üzüldüm. Eskiden bu işlerde utanma sıkılma vardı.”