“ENGELLİ BİREYLER VE AİLELERİNİN YAŞADIKLARI ZORLUKLAR YADSINAMAZ”
Keşan Zihinsel Engelliler Derneği Başkanı Emine Sönmez, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Sönmez, “Engel Tanımayanlar” başlığı altında yaptığı açıklamasında şunları dile getirdi: “Yürüyememek, görmemek, konuşamamak ya da duymamak… Asıl engelin bunlar olduğunu düşünenler, şüphesiz ki yanılıyorlar.
Adını tüm dünyaya duyurmayı başarmış, gelmiş geçmiş en ünlü bestecilerden Beethoven’in kulaklarının duymadığını; geçirdiği kaza sonrasında sol kolunu kaybeden Rick Allen’in ise fiziksel kondisyon gerektiren bateriyi tek kolla çaldığını birçoğumuz bilmiyoruzdur belki de. Çünkü onlar; yetenek, beceri ve azimleriyle engel tanımadıklarını tüm dünyaya kanıtlamış isimlerdir.
‘Dost dost diye nicelerine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Beyhude dolandım, boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır’
dizeleriyle hepimizin aklında yer eden ünlü halk ozanımız Aşık Veysel de görmeyen gözlerine inat, gönül gözüyle bakmayı başarabilmiştir dünyaya.
Elbette sadece müzik değil, sanatın diğer alanlarında da engelleri aşan bireyleri görmek mümkün. Doğuştan görme engelli olan ressam Eşref Armağan, dünyayı elleriyle görerek resmetmesiyle tanınmış ve hiç görmediği renkleri tuvalinde buluşturmuştur.
Kuantum fiziği ve kara delikler üzerine yaptığı çalışmalarıyla tanına ünlü fizikçi ve astronom Stephen Hawking ise 21 yaşında yakalandığı ALS hastalığına rağmen özveriyle çalışmalarını sürdürmüş ve büyük başarılar elde etmiştir.
Tüm bu başarılarının yanı sıra günümüzde engelli bireyler ve ailelerinin yaşadıkları zorluklar yadsınamaz. Engelli bireyler gibi aileleri de fiziksel, duygusal, sosyal ve ekonomik anlamda birçok problemle karşı karşıya kalmaktadır. Zihinsel engelli bireylerin aileleri ise çocuklarının uyum becerilerini güçlendirecek sosyal ortamların oluşturulmasına gereksinim duymaktadır.
Öte yandan tıbbi bakım ve rehabitilasyon noktasındaki giderler ise ekonomik anlamda zorluklarla mücadeleyi beraberinde getirmektedir.
Bir toplumu her bireyin eşit ve adil şartlarda yaşayabilmesi için bireysel farkındalıkların dikkate alınması gerekmektedir. Tekerlekli sandalye kullanan engelli bireyler için rampa ve asansörlerin ne denli önemli olduğunu, toplu taşıma araçlarının gerekli koşulları taşımasının onların özgürlüğünü kısıtladığını göz ardı etmemeliyiz. Yaşamın her alanının bu farkındalıklar dahilinde düzenlenmesi ve erişebilir olması toplumda eşitlik açısından önem taşımaktadır.
Günümüzde engelli bireylerin yaşamını kolaylaştıracak düzenlemeler yapılıyor olsa da yazık ki yeterli seviyeye ulaşılabilmiş değildir. Bu konuda herkesin üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve engelli bireyler ile bu bireylerin ailelerine yeterli desteği sağlaması gerekmektedir.
Aksi takdirde, ‘Hepimiz, bir engelli adayıyız.’ söyleminin ötesine geçmemiz mümkün değil.”