“EŞKİYALIKLA BU İŞLER OLMAZ”

• Son dönemde Erikli Sahili’nde yaşanan olumsuzluklara dikkat çeken İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, sahildeki bazı yerlerin Meclis yelerine tahsis edildiğini iddia edilerek, “Orada saçma sapan bir otopark işi var. Kafalarına göre para toplanıyor. Meclis üyelerinin isimleri geçiyor ama başkan <Benim haberim yok> diyor. Bal gibi de haberin var. Orada kahve satan arkadaşa bir anda ‘Bu sene kahve satamazsın’ dediler. Ertesi gün meclis üyesi bir arkadaşın kahve aracının oraya geldiğini gördük. Ucuz hareketler bunlar. 20 liralık ekmeğinin peşine düştüyseniz yazık. Tahmin ediyorum hepsi silahlarını bilemeye başlamışlardır bile. Ama sıkıntı yok aslı olmayan bir şeyi konuşmuyorum. Her türlü delili mevcut. Sizi hizmet için seçtiler, birilerinin ekmeğini elinden almak için değil. Eşkıyalıkla bu işler olmaz, bir an önce özünüze dönün.” dedi.

İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe, bugün düzenlediği basın toplantısında, gündeme dair değerlendirme yaparken, Erikli Sahili’yle ilgili de bazı iddialarda bulundu.

Partide düzenlenen ve saat 14.00 sıralarında başlayan toplantıda, Keşan Belediyesinin bazı çalışmalarını eleştiren Sarıkeçe, basın mensuplarından gelen soruları da yanıtladı.

“DİRİYE SAYGISI OLMAYANIN, MEFTAYA DA SAYGISI OLMAZ”

İlk olarak Muhtar Ali Çevikel Caddesi üzerinde bulunan ve yeri değiştirilen Amel Baba Türbesi’yle ilgili konuşan Zafer Sarıkeçe, “Bunu, show business  görüyorum. Diriye saygısı olmayanın, meftaya da saygısı olmaz. Bir gecede Amel Baba’yı kaldırırım, bir gecede şunu yaparım diyenlerden rica ediyorum yeni yapılan Keşan Devlet Hastanesine giden Ferhat Ağa’nın Köprüsü’nü de kaldırsın. Kaldır sana teşekkür edelim.” dedi.

“BU ŞEHİRDE YAŞAYANLAR ŞAPKAYI ÖNÜNE KOYUP DÜŞÜNMELİ”
Tarihi değerlerle ilgili yapılan bu tür çalışmalara insanların sessiz kalmalarına anlam veremediğinin altını çizen Sarıkeçe, şunları söyledi: “Bir sitemim de o bölgede yaşayan insanlara. Bizlere ne oldu böyle? Bundan 20 yıl önce bu tür hareketleri yapmaya kalkan herhangi bir kişi ya da kuruma başka türlü bir tepki gösterilebilirdi. Ama maalesef son zamanlarda bazı değerlerimizin üstü çiğnense de insanlarımızdan ses çıkmıyor. Bananecilik var. Bence bu şehirde yaşayanlar şapkayı önüne koyup düşünmeli.”

Geçtiğimiz hafta içerisinde Millet İttifakı olarak Keşan Belediyesinin Saros’daki mücavir alanlarına ziyarette bulunduklarını belirten Zafer Sarıkeçe, sahillerdeki sorunlara da dikkat çekti.

“MECLİS ÜYELERİNİN İSİMLERİ GEÇİYOR AMA BAŞKAN <BENİM HABERİM YOK> DİYOR”

Sarıkeçe, şunları söyledi: “İki tane sivri akıllı çıkıyor: <Ben Saros’da turizm yapacağım> diyor. O Saros’da binlerce evi olan arkadaşların bir tanesi de demiyor ki kardeşim sen ne turizmi yapacaksın, benim evimin önünü sen nasıl tel örgüye alabilirisin. Oturuyor beyefendi balkonundan seyrediyor. Benim, Saros’da evim yok. Ama ben Erikli için üzülüyorsam arkadaş sen de üzül, bir tepkini koy. 300-500 milyar verip ev sahibi olup evinin önünde denize giremiyorsan, kusura bakma sen sarı öküzü baştan vermişsin. Sen daha çok sarı öküzler vereceksin. Ses çıkarmazsan bir gün oturduğun evden de git öte derler ki bunları görüyoruz İstanbul’dan gelen birileri birilerinin bahçesinde kendi yeri gibi duşunu alıyor. İnsanlarımız artık yaşadığı coğrafyayı da korumalı.

Erikli’de maalesef Yunanistan-Türkiye sınırı gibi bir tel örgü var. 30 metre ileride evi olan kişi o tel örgüleri aşıp geçecek. Sonra da <Bunun sebebi Millet İttifakı> at çamuru izi kalır. Orada saçma sapan bir otopark işi var. Kafalarına göre para toplanıyor. Meclis üyelerinin isimleri geçiyor ama başkan <Benim haberim yok> diyor. Bal gibi de haberin var. Kimin ne yaptığını biliyorsun, izin alma masallarını bırakacaksın. Birileri hukuksuzca para kazanıyor, oranın derdine çare olmak için yola çıkmış adamlar, nasıl nemalanırım diye bakıyor. <Dur!> diyeceğin yerde böyle bir cevap veriyorsun.
Orada kahve satan bir arkadaşa ansızın ‘Bu sene kahve satamazsın’ dediler. Ertesi gün ise meclis üyesi bir arkadaşın kahve aracının oraya geldiğini gördük. Ucuz hareketler bunlar. Vatandaşın 20 liralık ekmeğinin peşine düştüyseniz yazık. Tahmin ediyorum hepsi silahlarını bilemeye başlamışlardır bile ama sıkıntı yok aslı olmayan bir şeyi konuşmuyorum. Her türlü delili mevcut. Sizi hizmet için seçtiler, birilerinin ekmeğini elinden almak için değil. Eşkiyalıkla bu işler olmaz, bir an önce özünüze dönün.”

Açıklamasının devamında Erikli ile Danişmet köyleri arasındaki çöplük alanına ve Yayla Sahili’ndeki olumsuzluklara da değinen Sarıkeçe, bu yıl sahillerde yaşanan en büyük sorunlardan birisinin de sinek olduğunu kaydetti.

“PASAKLI ADAMA TAKIM ELBİSE GİYDİRİLMEZ”

Zafer Sarıkeçe açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sinek ciddi bir problem. Sadece sahillerde değil, Keşan’da da durum böyle. Her yerde sinek var. Takım elbise giydireceğiz dediler ama pasaklı adama takım elbise giydirilmez. Önce temizliğinizi yapacaksınız sonra takım elbiseden bahsedeceksiniz, işin şakası bir yana karasinek problemi var. Zamanında müdahale edilmediği için bu hale geldi. Artık çok geç zamanında ilaçlama yapılmalıydı. 2020 yılında Keşan ve sahiller sineklerle anılmamalı. Otopark ve kahve dükkanı peşinde koşacaklarına sahillerin sinekleriyle uğraşsınlar yoksa takım elbise şık durmaz.”

“DERDİNİZ PAZARYERİNE ÇATI YAPMAK MI, YOKSA FANTEZİ Mİ?

Pazaryerinin üstünün kapatılması konuyla ilgili de konuşan Zafer Sarıkeçe, “Derdiniz pazaryerine çatı yapmak mı, yoksa fantezi mi? 25 milyon liralık bir çatısı olan pazar yeri görmedim ben. Derdiniz pazarcıyı düşünüp çatısını mı yapmak, yoksa elektrik üretmek mi? Fantezileri bir kenara bırakalım. Personel maaşı yüzünden Millet İttifakı üyeleri ile birbirinize girdiniz. 4,5 milyonluk yetki istediniz, 25 milyonluk çatı koymak isterseniz insanlar güler. Yapılmış olan emsallerden İpsala’da ter mantar sistemi var. Kararı tekrar çabuk bir şekilde vermeleri lazım, 3 ay sonra havalar tekrar soğuyacak. O çay tepsisiyle başkanı orada çok da fazla gezdirmezler diye düşünüyorum. Elektriği, insanlar bir daha sana yetki verirse üret. Bırakın eğer olursa onu da kalfalık zamanında yaparsınız. Şimdi çıraklık zamanı, yapın teşekkür alın.”