GAYTANCIOĞLU: “CUMHURİYET TARİHİNDE İLK DEFA AKP’Lİ YILLARDA 1 LİTRE SÜT SATARAK 1 KG YEM ALINIYOR”
CHP Edirne Milletvekili ve Tarım, Orman Ve Köyişleri Komisyonu üyesi Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, Türkiye’de hayvancılık sektörünün yaşadığı krizi ve çözüm yollarını gösteren bir rapor hazırladı.
Hayvanlığının tamamen ithalata dayandırıldığı söyleyen Doç. Dr. Gaytancıoğlu, “Hayvan ithalatı olmasa vatandaş bu bayram kurban bile kesemez. AKP iktidarının hayvancılığımızı getirdiği nokta burasıdır.” dedi
Raporda hayvancılık sektörünün özellikle son on yılda çözüm olarak sunulan ithalatla birlikte sürekli daha da derin bir krize sürüklendiği belirtilerek, hükümetin acil olarak üreticiyi destekleyen önlemler alarak ithalata dayalı politikalardan vazgeçmesi istendi.
CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu’nun hazırladığı raporda şu tespitler yapıldı:
– Yem fiyatları o kadar yükseldi ki eskiden 1 litre süt satarak 2 kg yem alınabiliyordu. Sonra 1.5 kg yem alınmaya başlandı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa AKP’li yıllarda 1 litre süt satarak 1 kg yem alınıyor.
– 2010 yılında başlayan canlı hayvan ve kırmızı et ithalatına 2019 sonuna kadar 8.1 milyar $ ödendi.
– Halen ithalat devam ediyor. 26 Ekim 2019’dan sonra Cumhurbaşkanı tarafından ithalat yapılmayacak denildi ancak 200 binin üzerinde hayvan girişi tespit edildi.
– Şeker fabrikaları özelleştirilirken ucuz yem kaynağı olan melas üretimi düştü, sıfır gümrükle melas ithalatı başladı.
– Türkiye yem hammaddelerinin %60’ını (buğday, arpa, mısır, soya) ithal ediyor. Tabii ki yem fiyatları ucuzlamaz.
– 2002’de mera varlığımız 16 milyon hektar iken 2019’da 12 milyon hektarlara geriledi. Bedava yem kaynağımız olan 4 milyon hektar yani 40 milyon dönüm mera; termik santral, yol, fabrika, konut alanı, tarla arazisi haline getirilerek yok oldu.
Doç. Dr. Gaytancıoğlu, yaşanan sorunlara çözüm için güçlü ve kendi üreticimizi desteklemeyi temel alan bir hayvancılık politikasının uygulanması gerektiğini aksi halde ileride ithal edecek hayvan dahi bulamayacağımızı söyleyerek çözüm olarak şunları söyledi: “Süt ve yem fiyatları arasındaki denge mutlaka sağlanmalıdır. Bunun için yem hammaddesi olan bitkileri ülkemizde üretmemiz ve bunu üreten üreticilerimizi desteklememiz gerekmektedir.
Mera alalarımız korunarak inşaat rantına kurban edilmemeli ve mutlaka mera ıslah çalışmalarına gerekli önem verilmelidir.
Hayvan ithalatına dayalı politikalar terk edilmelidir.
Çiftçimize yasadan kaynaklanan destekleme ödemeleri zamanında ve en az yasanın emrettiği gibi GSMH’nın %1’i olmalıdır.
Çiftçiye verilen destek sadece çiftçileri kalkındırmaz bütün halkımızın sağlıklı, güvenilir ve ucuz beslenmesini sağlar. Yani çiftçiye verilecek destek bütün 83 milyon Türk halkına verilmiş destektir.
AKP köprüden önce son çıkışı da geçmiştir. Şimdi aracı geri getirerek doğru yola sokmak zamanıdır.”