HALK TV, SZC TV İSTEDİ DİYE DEĞİŞİM OLMAZ..
Geçtiğimiz günlerde Keşan’da kadim dostum Cevdet AKCAN‘la sohbet ederken Keşanlı bir başka dostum da sohbete dahil oldu. İkisi de beni Kılıçdaroğlu’nu savunmakla suçladılar. Sanki ben “Her ne bahasına olursa olsun KK Genel Başkanlığı bırakmasın” diye bir tavır içindeymişim gibi beni eleştirdiler. Yazılarımı okuyanlar bilirler ki ben kurtarıcı aramayı çok yanlış ve akılsızlık sayan birisiyim. Ne Kılıçdaroğlu ne İmamoğlu ne de bir başkası CHP için kurtarıcı olamaz. Sorun kurumsaldır. Çözümlerin de kurumsal yapıya dönük olması gerekir. Kurumsal çözümler ise kurumun kuralları, gelenekleri ve hukuk çerçevesinde bulunur..
***
Kılıçdaroğlu da bunu diyor… “Kurultay’ın yerel seçimden önce olacağını, kurultayda bazı tüzük ve program değişikliklerinin ardından parti organları ve genel başkanlık için de seçim yapılacağını” söylüyor. Başka bir yol bilen var mı? Ben de bu fikre katılıyorum. Bundan önceki yazımda da belirtmiştim. Değişim, parti içindeki birileri ya da Halk TV, SZC TV ya da İmamoğlu istedi diye hatır için ve anında sadece adam değiştirerek olmaz. İl, İlçe Danışma Kurullarını toplayarak, tartışarak, Kurultay’da tüzüğü değiştirerek olur. Kılıçdaroğlu bunu söylüyor. (Takipteyim. Edirne’de Danışma Kurulu’nu toplayıp konuyu acımasızca tartışan ne İlde ne İlçelerde Danışma Kurulları’nın seçim sonrası bir kez bile toplandığını ben duymadım)… Seçilmişlerin, Belediye Başkanlıklarının sürelerinin kısıtlanması gibi halkın, seçmenin beklentisi olan hususlar tüzükte yer almadıkça değişimden söz edilemez. Ama ne İmamoğlu, ne de ona destek veren 5-6-7 dönem Milletvekilliği yapmış olanlar bu değişikliklerin olmasını isterler mi? İstemiyorlar. O zaman niye Kılıçdaroğlu’na kızıyoruz ki..
***
Sohbete katılan iki arkadaşıma da söyledim.. Kurultay’da yapılacak tüzük değişikliklerini bekleyeceğim.. Olması gereken ve olmasını umduğum değişiklikleri görebilirsem Partiye kimin genel Başkan olacağı umurumda değil. İddia ediyorum ki halkın, bu yapısal değişiklik sonrası seçmenin geniş mutabakatla sivil toplum Kuruluşlarının da katkı ve katılımlarıyla yapılacak ön seçimle belirlenecek adaylarla bu seçim kazanılır, 11 büyük şehir 15 e çıkar. Bu partide kimin nereye nasıl gelip, ne zaman gideceği kurallara bağlanır, blok liste kaldırılır, sokaktan her geçenin üye yapılmasına son verilirse, parti içi eğitim ciddi şekilde ele alınır, hazine yardımının yarısı parti içi eğitime ayrılırsa, “CHP’liyim” demek ve hamamda övünmek yerine sosyal demokrat olmanın kuralları geçerli olursa CHP’yi kimse tutamaz. Çünkü bu ülkenin gereksinimi her köşe başında bir sağ ya da muhafazakar parti değil çağdaş sol / sosyal demokrat bir partidir. Bu boşluğu 2000 li yılların başında nispeten dolduran AKP, 20 yıl iktidarda boşuna kalmadı.
- ÖCALAN “TERÖR BİTSİN” DESE DE TERÖR BİTMEZ.. - 7 Kasım 2024
- EDİRNE TARHANA FESTİVALİ ÇOK MU GEREKLİ? - 4 Kasım 2024
- SADECE YAKALANAN KISRAK HARMANI DÖVMEMELİ… - 4 Ekim 2024
- CHP TÜZÜK KURULTAYI FİYASKODUR… - 1 Ekim 2024
- KEŞAN KENT MÜZESİ VE ENEZ’İN ÇAPSIZLARI… - 13 Ağustos 2024
- EDİRNE-İPSALA OVASINI ESARETTEN KURTARMAK… - 3 Ağustos 2024
- YAZ GELİR YONCA BİTER - 28 Temmuz 2024
- OTURUN OTURDUĞUNUZ YERDE… - 15 Temmuz 2024
- ENEZ’DE GÜZEL ŞEYLER DE OLUYOR… - 8 Temmuz 2024
- GÜNENÇ İSTİFA…! - 2 Temmuz 2024