KENDİ AYAĞINA SIKMA MUHTARIM!..
Ah be muhtar… Güya halkı koruyacaksın… Güya kabadayılık taslayacaksın… Güya ‘Ben ne dersem o olur!’ havasını atacaksın… Ama çok hem de çok yanılırsın… Keşke her şey senin düşündüğün gibi güllük gülistanlık olsa… Keşke sadece bizim borumuz öteceğine inansak… Keşke hayat bayram olsa!.. Ama değil Sayın muhtarım değil… Öyle işkembeden atmakla da olmuyor bazı şeyler… Asarım, keserim, yaparım; ayaklarını da bırakacaksın… Yoksa bir bakarsın ki, yeller esmiş!..
***
Önce bir bahsettiğim konuya aydınlık getireyim… Geçtiğimiz günlerde ‘Cennete giden zorlu yol!’ başlıklı bir haber paylaşmış ve bu haberde, Uzunkum ve İtalyan Koyu’nun yollarının bozukluğuna dikkat çekerek, bazı vatandaşların da bu konudaki serzenişlerini dile getirmiştik… Ve bu yol ağının da Mecidiye köyü sınırları içinde kaldığını, doğal olarak da İl Özel İdaresine bağlı olduğunu belirtmiştik… Her defasında Saros turizmi, bölge turizmi diye bas bas bağıran ilgilileri de göreve davet etmiştik…
kesaninnesesi.com adlı internet sitemizde yayımladığımız haberimizi, yine aynı sitemizle bağlantılı olan sosyal paylaşım ağımız Facebook sayfamızda da paylaştık… Ve bu haber paylaşımımızın altında yapılan bir yorum dikkatimi çekti… Mecidiye Köyü Muhtarı Ali Balaban, bir başka vatandaşın yorumuna karşın aynen şu yorumu yapmıştı: “İş içinde iş var Hasan Çetiner. Konuya hakimiz. O yolun olması için önce kıyı kanununa aykırı şekilde orman bölge müdürünün şifahi izni ile sözüm ona yangın olmasın diye çekilmiş tel örgü kalkması lazım. Halkın ortak alanı engellenemez keza biz MUHTARLIK olarak tesisin kendi ALANINI kapatmasına hiç karşı değiliz. Fakat projenin dışındaki alan olan sol tarafa girişi de engellemek ve tesise mecburi girmeleri için kapatılmış durumda. Halkın ve Mecidiye’nin 140 yıllık kuruluş tarihinden bu yana kimse orada yangın çıkarmamış da şimdi tesis var diye mi yangın çıkacak. Uzun lafın kısası herkesin ortak alanı olan sol tarafın tel örgüsü kaldırılmadan o yolun olacağını zannetmiyorum. Bu memlekette her şey karşılıklı saygı içinde olur. Eğer birileri MUHTARLIĞI tanımıyor ve saymıyorsa, muhtarlıkta saymayanları saymaz. Bu bölge MECİDİYE hudutları içinde bir yer, MECİDİYE MUHTARLIĞI her türlü yasal ve hukuki hakka sahiptir. Yol da olacaktı ama vazgeçildi! Boşuna kimse konuya hakim olmadan özel İDAREYE yada kısacası devlet yetkililerine saldırmasın, herkese saygılar sunarım…” Bu arada yorumda sadece noktalama işaretleri ile oynadım…
Sizi esefle kınıyorum Sayın Muhtarım… Nedenine gelince, kendi kaleminizle yazmışsınız, ‘Yol da olacaktı ama vazgeçildi!’ diye… Ve yine, ‘Bu bölge Mecidiye hudutları içinde yer alıyor!’ diye de belirtmişsiniz ayrıca…
Şimdi yazacaklarımı iyi okumanızı ve derin düşünmenizi istiyorum Sayın Muhtarım… Uzunkum’daki bahsettiğiniz alanı kiralayanlar, Keşanlı hemşehrilerimiz… Elektriğini, suyunu kendi imkanları ile yaptılar… Her türlü sosyal alanı kendileri düzenlediler… Tertemiz bir alan yarattılar ve oraya gelen, kamp yapan, denizinden faydalanan insanlar da gayet mutlu, bizzat kendim konuştum bir çoğuyla… Bir tek sıkıntıları yolun bozukluğu… Ve çok yakında orada bir festival düzenlenecek… Yüzlerce insan gelecek oraya, belki binlerce…
Ve yine size Gökçetepe Sahilindeki Tabiat Parkından bahsetmek istiyorum… Zamanında burası da halka açıktı, herkes denizine de giriyordu, pikniğini de yapıyordu… Sonra geldi birileri 49 yıllığına ihaleyle aldı… Tel örgüde çektiler, bir sürü yatırımda yaptılar… Senelerdir yapılmayan bozuk yol yapıldı, üstüne her yıl üstünden geçilip bakımı da yapılıyor… İstanbul’dan arabaya bindiriyorlar, Tabiat Parkı içine kadar araçlardan inen yok!.. Ne etimizden ne sütümüzden faydalanılamıyor… Onlardan başka içeri de kimse giremiyor… Paranın bile sözünün geçmediği zamanlar oluyor… ‘Öyle paramı basarım içeri girerim!’ bile diyemiyorsun… Canlarının istediğini, istedikleri zaman içeri alıyorlar…
Senin köyünün sınırları içinde kalan yer ise Keşanlı hemşehrilerimizin alıp güzelleştirdiği bir yer… Onlar almasa belki de başkaları alacaktı ve kapısından bile bakamayacaktık!.. Parasını veren giriyor ama içerideki hizmetini alıyor… Ayrımcılık yok, herkes girebiliyor parasıyla… Oraya gelenler senin köyünden geçiyor, dönüşte de senin köyünden geçiyor… Senin köylünden sebze de meyve de alıyor… Sen bugün o yolun yapılmasına karşı durursan, yarın çok kafanı taşlara vurursun!.. Hem köylüne yazık edersin hem de kendine!.. O nedenle kendi ayağına sıkma muhtarım!..
Benden sana tavsiye… Koy takkeni önüne… Köylünün kazanması için sen de gayret etki, yolu yaptırmaya öncülük et bence… Bizim insanımızdan bize zarar gelmez, bunu da aklının bir köşesine iyice yerleştir vakit kaybetme!..
Bu arada, tüm ilgili kurum amirlerini, Saros Körfezinde turizmi artırmak için mücadele verdiklerini söyleyen yöneticileri, bölgemizin cenneti olan bu ve benzeri yerlerin yolları ile ilgilenmelerini ve öncelikli sıraya koymalarını dilerim… Öyle oturduğunuz yerden ahkam kesmekle olmuyor beyler!.. Az konuşun, çok yapın da hep birlikte görelim inşallah! Saygılarımla…
- ATTAN İNİP, EŞEĞE BİNİYORUZ!.. - 12 Kasım 2024
- İÇİCİLER ŞÜPHELİ, SATICILAR ŞÜPHESİZ!.. - 28 Temmuz 2024
- HEPSİ MATİKÇİ!.. - 19 Haziran 2024
- AŞAĞI TÜKÜRSEN SAKAL YUKARI TÜKÜRSEN BIYIK!.. - 17 Haziran 2024
- TURUNCU DUBALAR BU SEFER SANKİ İŞ YAPAR!.. - 17 Mayıs 2024
- ALİ KIRAN BAŞ KESEN’LER TRAFİKTEN MEN EDİLSİN!.. - 14 Mayıs 2024
- GİDEN DE BİZDEN GELEN DE BİZDEN!.. - 8 Nisan 2024
- BÖYLESİNE BİR ESER KAZANDIRMAK HER BABAYİĞİDİN HARCI DEĞİL!.. - 18 Mart 2024
- MERİÇ NEHRİ DE ÇELTİK TARLALARI DA İNSAN DIŞKISIYLA BEREKETLENECEK!.. - 23 Şubat 2024
- ALKOLÜ FAZLA KAÇIRDI, B.K’UNU KALDIRIMA YAPTI!.. - 22 Şubat 2024