KEŞAN’DA SEÇİM VE SAHİLLER…

Aslında ne kadar bağdaşık bir olay olduğunu anlayabilen bir başkan adayına henüz rastlayamadım. Dertleri şu; adreslerinizi sahillere alın ve bizde devlet desteğinden yararlanalım ki size hizmet verelim.

Ve bu bir gerçeklik aslında. Yazın sahillerin nüfusu Erikli için 150.000 Yayla için 100.000’in üzerinde bir iç turizm kapasitesi ile çalışıyor. Ve 60.000 nüfuslu Keşan buralara hizmette zorlanıyor.

Bir teklifimiz vardı ve bunu çeşitli platformlarda hep dillendirdik.

İKİNCİ ADRES uygulaması…

İkinci adres uygulaması ile sahillerde en az 6 ayını geçiren vatandaşların beyanı ile o sahil belediyesine %50 oranında devlet yardımı yapılabilir. Yetmez o %50’lik kesim sağlık ocağı imkanlarından da senede 2 kez adres değiştirmeden de faydalanması sağlanır. Bunu neden yazdım sağlık ocakları zaten bize bakıyor ama biliyoruz ki sağlık ocakları devletten baktıkları hasta oranı ve diğer nedenlerle ücret alıyorlar. Yani bize bakıyorlar ama ücretini alamıyorlar. Yani angarya yüklüyorlar. Bu konuda kanun teklifi hazırlanmalı.

PEKİ BELEDİYE BAŞKANLARI SAHİLLERDEN PARA KAZANAMIYORLAR MI? İŞTE GİZLEDİKLERİ NOKTA DA BU.

Açalım konuyu; mesela emlak vergisi sahillerde yaklaşık 20.000 ev var. Keşan’da ise merkezde taş çatlasın 15.000 ev var. Sahillerdeki evler ikinci ev olduğu için vergiden de muaf değil. Oysa ki Keşan’da birçok ev vergiden de muaf. Yani Keşan emlak vergilerinin yaklaşık %70’i sahillerden geliyor.

Çevre temizlik vergisine gelelim. 6 ay hizmet karşılığı üstelik yine ev sayısına bakınca %75’i gelirin sahillerden.

Su ücretlerine gelelim yine aynı oran ve Keşan’da çok daha pahalıya su ücreti ödüyoruz. Hatta abonelik bile sahillerde 2.5 -3 milyon olan abonelik Keşan’da 300- 400 lira civarında.

Peki ya belediyeye ait park dükkan kiraları? sahil kiralamaları, pansiyon apart gelirleri… Daha sayalım mı?

DEMEK Kİ NEYMİŞ? KEŞAN’I SAHİLLER BESLİYORMUŞ.

Bu kaba hesap bile artık Keşan’ın sahillere bir göz atmasını gerektirmiyor mu? Şunu kabul etmek lazım. Belediye başkanlığı bir meslek değil, okulu da yok yetiştirilsin.

Ama.. devlet başkanlara danışman atama, kadrosunu belirleme yetkisi vermiş.

Seçimlerde aday olan ve seçilmek isteyen adaylara uyarımızdır. Seçileceklerse ya da seçilmek istiyorlarsa kadrolarına SAHİLLER VE İÇ TURİZM konusunda uzman kadrolar alsınlar. Türkiye gerçekliğine uygun politikalar üretsinler, sivil toplum örgütleriyle bağ kursunlar ve en önemlisi belediyi çalıştırsınlar verileri güncelletsinler, bölge sorunları için eleman görevlendirsinler. Sahiller konusunda geniş katılımlı toplantılar mod adıyla çalıştaylar yapılmalı acilen ve bu toplantılar valilerimizin yaptığı gibi olmamalı daha ayağı yere basan gerçekçi olmalı.

Şunu iyi bilsinler eski sistem kafakol ilişkisi ile kitleler artık yönlendirilemiyor. Çağın ihtiyaçları artık bilgisayar ortamında ve dünyaya paralel olarak gelişiyor. Sahiller artık dış turizme açılmalı, belediyeler buna uygun yatırımlar yapmalı, kardeş şehir kasabalarla turist çekilmeli. Bu konuda toplantılar yapılmalı ve kapasitesi olan insanlar belirlenmeli ve onlardan yararlanmalı.

Kime ne anlatıyorsun diyenleri duyuyorum gibi. Bu güne kadar olmadı bundan sonra olur mu? Olacak, yapamayan gidecek. Bu kadar basit.

Keşan’da seçimde adayları yakından takip edeceğiz.Ve programlarını vaatlerini ve vaatlerin yapılabilirliğini inceleyeceğiz. Ve doğru olanı destekleyeceğiz elbette.

Ben pek umutlu değilim… Adaylara bakınca eski tas eski hamam diyorum… Umarım beni yanıltırlar.

Biz bu karlı kış günlerinde yorganımızı ve düşüncelerimizi uzun tutalım da, bahar gelince bahtımıza bakarız. İyi günler dileklerimizle.