Reklam
Reklam

MERT ÇİNGENE HIRSIZLIĞINI SÖYLEDİ, DİĞER HIRSIZLAR NEREDE?

MERT ÇİNGENE HIRSIZLIĞINI SÖYLEDİ, DİĞER HIRSIZLAR NEREDE?
  • 25.12.2019
Reklam

Turan ŞALLI

Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Hırsızlık insanların toplumsal yaşamlarında var olan olumsuz davranış şeklidir. Bütün ilâhi dinler ve hukuk düzeninde suç, dinen ve ahlâken en büyük günahlar arasındadır. Başkasına ait olan bir malın izinsiz, gizlice alınması, hak gaspıdır. Devlet dediğimiz en büyük kurumsal yapı, hırsızlık suçunun işlenmesine imkân bırakmayacak yeterli önlemleri alarak, iktisadi ve sosyal dengeyi sağlayıp, ülkesinin içinde barındığı tüm bireyleri eğitmek, genel ahlâki değerleri korumakla yükümlüdür. Devletin bu yükümlülüklerini tam olarak yerine getirip, getiremediği çoğu zaman tartışma konusu olabilmektedir Tarihin derinliklerine baktığımızda Çingene’lere yeteri kadar bu olanaklar yaratılamadığı bilinmektedir.

Çingene’lere yönelik olumsuz atıflar çoğu zaman edebi şiirlere, romanlara, sinemalara konu olmuştur. Kullanılan sözler arasında “Çingene’yi padişah yapmışlar önce babasını kesmiş/Merdi Kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler” Örneklerinde görülmektedir. Osmanlı aydınlarının yanında, şimdilerde bazı gazetecilerin, devleti yöneten bürokrat ve siyasetçilerin, siyasi rakiplerine yönelik eleştirilerinde zaman zaman kullandıkları “Merdi Kıpti şecaat arz ederken sirkatin eylermiş” sözünü sıkça duyarız. Bu sözü 2013 yılı Haziran ayı sonunda kullananlardan biri de dönemin eski Adana Valisi Hüseyin Avni Coş idi. Basına yansıyan bu sözünden dolayı, basın açıklamamda kendisini eleştirmem neticesinde beni telefonla arayarak sözü neden söylediğini izah anlatmaya çalışsa da  “Romanlardan özür dilemen gerekiyor” demem sonucu, özür yazısı bir gün sonra Adana Valiliğin web sayfasında yer almıştı. Çingene, mertliğinden söz ederken yaptığı hırsızlığından da söz eder anlayışının karşılığı “Çingene’ler hırsızdır” anlamını taşımaktadır. Günümüzün değişen ve gelişen toplum yapımızda siyasetin toplum sorunlarına, yaşananlara farklı yorumlar getirmesi, toplumda şaşkınlıklar yaratmaya devam etmektedir. Eylem başka. Söylem başka. Birilerinin hırsızlığı, usulsüz işlem olarak görülmeye başlanmıştır. O zaman bizimki de çalma değil, aşırmadır.

Doğruları söyleyen ve yazanlar farklı uygulamalara maruz kaldığı bu günlerde. Mert Çingene anlayışı ile doğruları dile getirmenin zamanı gelmiştir.

Tarihte toplumların içinde yer bulamayan Çingene’ler, tüm yaşamsal zorlukları ile mücadele etmiş, var olabilmenin ağır sancıları içinde olanlar yiyecek bulamadığından tavuk çalma yoluna gidenler olmuştur. Ama tüm Çingeneler bu tür işlere girişmemişlerdir. Özetle, Çingene’lerin tarihteki en büyük hırsızlığı tavuk aşırmadır. Günümüz Türkiye’sinde Çingene’lerin sosyal yaşamı gelişmemiş ancak, çok sayıda siyasi yandaşların ekonomik güçleri gelişmiştir. Siyasi iktidarın gücü yanında kamu yönetiminden aldığı güç ile çok sayıda kişinin kendileri için farklı olanaklar yaratarak haksız zenginleştiğini basından öğrenmekteyiz. Siyasetin farklı tartışmalarında örnekleme olarak söylenen “Merdi Kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler” Sözünü bugünün koşullarında kötü bir ima üzerinden dile getirmek, söylem dilinin çirkefleşmesidir.

TAVUK ÇALDIK AMA SORUN BAKALIM NEDEN ÇALDIK?

Tarihsel boyutunda yüzyıllarca dışlanan, hoş görülen, yoksulluğu üzerine dikilen bez parçası gibi taşıyan,  eğitim olanaklarından mahrum bırakılan, iktisadi ve sosyal dengenin dışında bırakılan bir Çingene topluluğunun bu tür olumsuzluklardan etkilenmemesi mümkün değildir. .

Tarihte Çingeneler’in büyük hırsızlığı tavuk çalmadır. Aslında bizim ki de çalma değil, aşırmadır.

Çingeneler tavuk çaldı ama neden çaldı. Bir sorun bakalım neden çaldı?

‘Açlığından yoksulluğundan, çocukları aç kalmasın’ diye çaldı. Çaldığı tavukları da para ile satmadı.

Çingene’ler çocukları için hiçbir zaman yatlar, katlar, villalar, marinalar, gemiler, alamayıp, bankalara yüklü miktarda para yatırmadı.

Hadi biz yoksulluğumuzdan en fazla tavuk çaldık. Memleketin diğer hırsızları nerede?

Doğruları söyleme zamanıdır. Çingeneler doğal ve samimi insanlardır. En büyük sıkıntıları ekonomik yoksunluktur. Mert Çingene kahramanlığını anlatırken yaptığı hırsızlığından da söz etmiştir. Haram, hırsızlığın farklı bir metodudur. Kim bu tür eylemlere girişiyorsa kanunen cezasını da çekmelidir. Yeni bir söylem kavramı oluşmaya başladı. “Çalıyorlar ama çalışıyorlar”  Bu anlayış hırsızlığı bir anlamda meşrulaştırmaktır, “Olsun çalsınlar ama iş yapsınlar” anlayışı toplumun merkezine dinen ahlâki erozyon olarak yansımaya başladı.. Çingene’nin merdi en azından yalan söylemedi. “Ben hırsızlıkta yaparım” dedi. Çingene’nin çaldığı tavuk ortada, diğer hırsızların çaldıkları nerede?

Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

YORUM YAZ