PROJE
Yazılı ve görsel basını izliyorum: Muhalefetin gündemi; 2023 genel seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olup olamayacağı ve ekonomi. İktidarın gündemi ise, muhalefetin cumhurbaşkanı adayının kim olacağı şeklinde.
Sokak röportajlarını izliyorum: Sunucular: Erdoğan mı-Mansur Yavaş mı, Erdoğan mı-İmamoğlu’mu veya genellikle de: Erdoğan mı- Kılıçdaroğlu mu diye sorular soruyorlar. Yanıtlar çeşitli olmakla beraber Erdoğan taraftarları: Erdoğan’ın yanında Kılıçdaroğlu’nun lâfı mı olur gibi karşılıklar veriyorlar. Muhalefeti eleştirenlerin tamamına yakını da: Altılı Masa veya Kılıçdaroğlu’nun sadece eleştiri yaptığını, herhangi bir proje ortaya koymadıklarını söylüyorlar. Proje denince sizleri, 21 yıl öncesine götürmeme ne dersiniz?
AKP’ye ilk iktidar yolunu açan 2002 seçimlerinin seçim projesi: “Yoksulluk ve yolsuzluk bitecek, yasaklar kalkacak” idi. 21 yıl sonra yoksulluk bitti mi? TÜİK verilerine göre ülkede açlık sınırı; 8.130 TL. Çalışanların üçte ikisi; 8.506 TL olan asgari ücretle çalışıyor. 5 milyon aile, devletin sosyal yardımları ile ayakta durabiliyor. Açlık sınırının üzerine 376 TL ekleyerek yoksulluk bitirilir mi?
Ülkede yolsuzluk bitti mi? Yıllar önce AKP’li dört bakan, rüşvet ve yolsuzlukla suçlandı. Suç ortaklarından biri de İranlı İşadamı Reza Zarraf’tı. 4 bakan, yargı önünde değil, Meclis’te iktidar çoğunluğu ile aklanırken, iş adamı ABD’ye postalandı. Kendi şirketinden kendi bakanlığına malzeme satışı yapıp yolsuzlukla suçlanan başka bir bakan da; cumhurbaşkanı affı ile yargıdan kurtuldu. 65 kilometrelik Keşan-Enez kara yoluna yamadan başka bir şey yapmayan AKP İktidarı, duble yollar, köprüler, havaalanları yaptı, ama yolsuzlukları görmezden geldi. Ülke; kara para aklayıcılarının, uyuşturucu baronlarının kanlı hesaplaşmalarına sahne oluyor. Yargı, yolsuzluk konusunda muhalefetin ensesinde boza pişirirken, Sayıştay raporlarına rağmen, yandaşlara soruşturma yapmıyor, muhalefetin araştırma soruşturma önergeleri de Meclis’te reddediliyor.
Yasaklar kalktı mı? Atatürk’e ve devrimlerine hakaret, türban, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmakla; kadına şiddet, yurtlarda, tarikatlarda çocuklara taciz-tecavüz, mültecilerin-sığınmacıların sınırlardan elini kolunu sallayarak geçmesi, okula, kışlaya, camiye siyaset giremez, ormanlara, sit alanlarına inşaat yapılamaz yasakları kaldırıldı. Andımız ile T.C. ise yasaklandı.
AKP’nin; 2018 Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler projesi ise: “Terör bitecek, ekonomi düzelecek, Türkiye Uçacak” idi. Her üç konuda da bugün geldiğimiz durumu açıklamaya gerek görmüyorum. Çünkü her şey ortada. Bunun yanında, AKP’nin yıllar sonrası için hayal ettikleri bir projelerinden bahsetmeden geçemeyeceğim. “Hayaldi gerçek oldu” diyorlar. Hayallerin gerçek olup olmadığını görmeye ne dersiniz?
Önünü göremediği için iki üç haftada bir yeni ekonomi paketleri hazırlayan AKP İktidarı; daha 2011 seçimleri öncesi hazırladığı bir projeyle 2023 yılı hayallerini açıklamış. Hedeflenen hayalin başlığı: TÜRKİYE HAZIR, HEDEF 2023. “Bir Türkiye hayal ediyorum” demiş ve sıralamışlar:
“Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmuş. Milli geliri iki trilyon liraya ulaşmış. Kişi başı geliri 25 bin dolara yükselmiş. İhracatı 500 milyar doları aşmış. İşsizliği %5’in altına düşmüş. Donanımlı, özgüvenli gençler yetiştirmiş. İstisnasız her bir vatandaşı sosyal güvenceye kavuşmuş. Kendi uydusunu, kendi uçağını, kendi savaş gemisini, kendi tankını, kendi insansız hava uçaklarını üretmeye başlamış. Bir baştan bir başa en modern, kara, demir ve havayolları ile örülmüş. Bütün vatandaşları, en ileri iletişim teknolojilerine sahip olmuş. GAP (Güneydoğu Anadolu) DAP (Doğu Anadolu) ve Kop (Konya Ovası) projelerini tamamlamış. Dünyanın tarım üssü haline gelmiş. Dünyanın lider ülkelerinden biri olmuş.” Türkiye’yi hayal ediyorlarmış. “Biz hazırız, Millet hazır” demişler.
İsterseniz, hayalleri bir daha okuyun, hangisinin gerçekleştiğini yorumlayın ve kararınızı verin. Demek ki; proje söyleminde bulunmakla, projeyi hayata geçirmek farklı şeylermiş.
Milli geliri 40 bin dolardan 47 bin dolara çıkaran, ancak yoksulluğu tam olarak azaltamayan, Yeni Zelanda’nın 42 yaşındaki, 5 yıllık kadın başbakanı: “Başbakanlığı bırakmaz, göreve devam edersem, ülkeme zarar verebilirim” deyip, ilk seçimde aday olmayacağını açıklamış. Bizde ise 21 yıldır başbakan ve cumhurbaşkanı olarak görevde olan ve yukarıda yazdığım 2023 hayallerinin %95’ini gerçekleştiremeyen Erdoğan, 5 yıl için tekrar görev istiyor. Vizyon; 2053-2071 diyorlar.
Altılı Masa veya Kılıçdaroğlu’nun projeleri yok diyenlere duyurmak isterim. Bugün iktidarın hayata geçirdiği: Emeklilere bayram ikramiyesi, asgari ücrete yapılan artışlar, EYT Yasası, sözleşmelilerin kadroya alınması, KYK borçlarının affı, sığınmacıların bir şekilde ülkelerine geri gönderilme konusu, komşu ülkelerle barış girişimleri, tamamen Altılı Masa veya Kılıçdaroğlu projeleridir.
Bir önceki paragrafta saydığım, Altılı Masa ve Kılıçdaroğlu projelerini bir kenara koysak bile; Kılıçdaroğlu’nun tek bir projesi; AKP’nin 21 yılda hayal olarak ortaya atıp ta, hayal olarak kalan projelerine bedeldir.
Sayın Kılıçdaroğlu 70 yaşında Ankara’dan İstanbul’a: “HAK-HUKUK-ADALET” diye yürüdü. Bu onun; iktidar olduğunda uygulamayı düşündüğü projesiydi. “HAK-HUKUK-ADALET” projesinin hayata geçirildiği bir ülkede başka bir projeye ihtiyaç yoktur. Çünkü; toplum olarak özlemini duyduğumuz veya duyacağımızı tüm uygulamalar; bu projenin içindedir.
Saygılarımla. 21.01.2023 Mehmet USLU-Emekli öğretmen
