SP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI İRİŞ: “KOMŞUYA KALMAK AĞIR”

Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Mustafa İriş, ülke ve Edirne yerelinde ekonominin gidişatının iyi olmadığını söyledi.

“EKONOMİ İYİ YÖNETİLMİYOR”

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı İriş ekonomiyi değerlendirdi. İnsanın kendi ihtiyaç dünyasını yönetmek olarak tanımladığı ekonominin Türkiye’de iyi yönetilmediğini kaydeden Mustafa İriş, “Çanlar iyi çalmıyor.” dedi ve şunları söyledi:

“Yeni bir döneme gidiyoruz. Türkiye 15 yıldır kısmen enflasyonda önceki dönemlere göre biraz daha başarılı tablolar çizse de ekonomiyi sağlam bir zemine oturtamadığından iş patladı. En güzel örneği döviz fiyatlarındaki artış. Gazetede ekonomiyle ilgili ‘Ekonomi şarkıyla türküyle düzelmez’ yazıyordu. Hakikaten öyle.

Ekonomi aslında insanın kendi ihtiyaç dünyasını yönetmek demek. İnsanın kazancıyla ihtiyaçlarını karşılayabilme düzenini kurabiliyorsa, insanların geliri giderini örtüyorsa ekonomi iyidir demektir. Peki öyle mi? Baktığımızda hane halkı borçlanması hızla artıyor. Neredeyse borçsuz insanları parmakla göstereceğiz. İnsanlarımız doğal ihtiyaçlarını karşılayacak bir gelire sahip olamadıkları için hızla borçlanıyor. Şirketlerin ve devletin de borcu şişiyor. Dolayısıyla bireylerin, kurumların, esnafın borcu artıyor. Sonra devletin borcu artıyor. Bu borçlar nasıl ve ne zaman ödenecek?

‘EKONOMİ SALDIM BAYIRA MEVLAM KAYIRA’

Ekonomi adeta saldım bayıra mevlam kayıra gibi günü kurtararak, birtakım süslü cümlelerle algı yönetimiyle yürütülmeye çalışılıyor. Türkiye’de ekonomi iyi yönetilmiyor. Tablo meydanda. Üst gelir gruplarıyla alt gelir grupları arasındaki makas sürekli açılıyor. 10 misli civarında fark var. Böyle bir tabloya ekonomi iyi demek doğru bir yaklaşım değil.

Diğer taraftan çok aşırı harcayanlar var. Demek ki bir dengesizlik var. Lüks içinde yaşayan var. Bu makası kapatmadan adalet tesir edemeyiz.

‘AHLAKİ EROZYON VAR, PAYLAŞIM ANLAYIŞI ÇOK AZALDI’

Günümüzdeki belki de en büyük sorun ahlaki erozyon. Ahlaki çöküş. Bunu çok boyutlu ele almalıyız. Komşusu açken tok yatan bizden değildir diye bir söz var. Bugün çöpleri karıştırıp bir parça bir şey bulabilmeye çalışan genç insanları göreceksiniz. Ahlaki bir erozyon var. Toplumda kayda değer bir kısım çok zor şartlarda hayatiyetini devam ettirirken yaşam mücadelesi verirken birtakım insanların da ultra lüks yaşamasını doğru bulmuyorum. Paylaşım anlayışımız çok azaldı. İnancımıza göre şefkatli olmalıyız. Ama şu anda o biraz örselendi gibi geliyor.

‘AHLAKİ EROZYONUN GÖSTERGESİ’

Bu ahlaki erozyonun göstergesi ne? Suç ve suçlu sayısında artış var. Normal bir toplumda bu kadar olmaz. Biz sadece ekonomimizi değil, manevi ve ahlaki yönden de hakikaten erozyonun içindeyiz. Bunun asıl nedeni söylediğini yapıp söylemediğini yapmayacaksın. Yöneticiler yapmadığı şeyi söylemeyecek. Ya göründüğü gibi ol ya da olduğun gibi görün. Çift olmayacak. İnsanlara hem güven verecek hem karşılıklı muhabbeti arttıracak, şefkati güçlendirecek.

‘ÇANLAR İYİ ÇALIMIYOR’

Ülke farklı boyutlara gelecek. Gerginlik, kutuplaşma azalacak. Böylece kardeşlik ortamı çoğalacak. Kimi yer kimi bakar kıyamet ondan kopar. Arada büyük uçurumlar meydana gelirse bir avuç insan çok lüks, gittikçe artan oranda sefalet olursa bu ülke için iyi bir alamet olmaz. Çanlar iyi çalmıyor demektir.”

“BULGAR GELMESE ESNAF KEPENK KAPATACAK”

Mustafa İriş, 20 yıldır şikayet edildiğini ama devranın sürdüğünü belirtti.

Edirne yerelinde ekonomiyi değerlendiren İriş, “Bulgar müşteri gelmese tüm esnaf kepenk kapatacak.” dedi ve şöyle konuştu: “İhracat güzeldir. Dışa bir şeyler satmak iyidir. Hatta aldığımızdan daha fazla satmak çok daha güzeldir. Ülke bütçesine katkı verir. Ama şimdi özeleştiri yapalım. Ekonomimiz ne hale geldi? Edirne bunun için çok güzel bir örnektir. Bugün Bulgar müşteriler gelmese tüm esnaf kepenk kapatacak. Bir bakıma komşumuzdan gelen günübirlikçi insanlar ekonomiye katkı sağlıyor. Türkiye’de böyle bir imkan yok. Demek ki biz komşudan gelecek insana kaldık. Buna kalmak bana ağır geliyor. Gelsinler satalım edelim. Ama buna kaldıysak bu yorucu bir şey.

‘ÇARK DÖNMEKTE ZORLANIYOR’

Türkiye’nin yeni bir sese, soluğa ihtiyacı var. Yeni bir bakış açısına ihtiyacı var. Artık bu çark dönmekte zorlanıyor. Bu zorlanan çarkın arasında insanlarımızın daha fazla ızdırap çekmesine önleyici adımlar atılmalı. Birbirine benzeyen aynı partilerden ziyade 50 yıldır dosdoğruyu söyleyen, doğrudan hiç şaşmayan, sağa sola bükülmeyen, ilkelerinden taviz vermeyen, her şeyi milletinin menfaati istikametinde gören milli görüş partisi var. O da Saadet Partisi’dir. Saadet Partisi’nin ortaya koyduğu prensipler reeldir, gerçekçidir. 80 milyonu kucaklayan bir politikadır.

‘GİDİŞATI DEĞİŞTİRMEK MİLLETİMİZİN ELİNDE’ 

Dolayısıyla yapılacak olan seçimlerde Saadet Partisi istikametinde oy kullanmak suretiyle bugünkü gidişatı değiştirmek milletimizin elindedir. Sadece şikayet ederek çözüm mümkün değil. 20 yıldır şikayet ediyoruz ama devran devam ediyor.”

(Sevcan KALIPÇİNDEN ELMACI)