“TÜRKİYE YANARKEN, ONLAR PARA VE RANT PEŞİNDELER”

CHP Edirne Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, partisinin ilçe başkanlığında düzenlediği basın toplantısı ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.

Bugün, CHP Keşan İlçe Başkanlığı Lokali’nde düzenlenen toplantı, saat 11.00 sıralarında başladı.

Toplantıya; CHP Keşan İlçe Başkanı Recep Pekcan, ilçe yönetim kurulu üyeleri, il genel üyeleri ve bazı belediye meclis üyeleri katıldı.

Toplantıda ilk olara Pekcan konuştu.

“ELEŞTİRİLERE TAHAMMÜLLÜ OLUNMASI LAZIM”

Recep Pekcan; “Eleştiri kültürüne açık olmamız lazım. Keşan’da geçen günlerde bir olay yaşandı. Konuşabilmeliyiz ve birbirimizi eleştirebilmeliyiz. Eleştirilere tahammüllü olunması lazım. Eleştiriler hakaret boyutuna gitmediği sürece, insanlar konuşabilmeli. Seçilmiş ve yöneten insanlarda bunlardan kendimize pay çıkarmalıyız. Yaşanan istenmeyen olayların Keşan’da bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum.” dedi.

Daha sonra konuşan ve ülke gündemiyle ilgili açıklamalarda bulunan CHP Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, ilk olarak orman yangınlarına değindi.

“CİĞERLERİMİZ YANMAYA DEVAM EDİYOR”

“Ciğerlerimiz yanmaya devam ediyor.” diyerek konuşmasına devam eden Gaytancıoğlu, “Yanan ormanlardan sonra otellerin yapıldığı görülüyor. Acaba altında maden mi var, onun için mi yanıyor şeklinde söylemlerde dile getiriliyor. Bunlar bizim içimizi yakıyor.” dedi.

“ANAYASA MAHKEMESİ’NE GÖTÜRECEĞİZ”

Mecliste, turizm yasasının görüşüldüğünü ve Turizm Bakanlığı’na yetki verildiğini dile getiren Okan Gaytancıoğlu, “Turizm Bakanı, ‘burası turizm bölgesi olabilir, orası ormanmış, meraymış, 1. sınıf tarım arazisiymiş’ diyebilecek ve yetkili olacak. Anayasal olarak, ormanlara işlem yapılması kabul edilemez. Ormanlar devletindir ve o bölgede yaşayan orman köylüsünündür. Hükümet çoğunluğuna güvenerek, ormanlara bir takım tesisler kurmayı planlıyordu. Biz, yaşanana şiddetle karşı çıktık. Konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz.” diye konuştu.

Türkiye’nin ithalat yapması konusunda Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin çıktığını ifade eden Okan Gaytancıoğlu, şunları söyledi: “Bosna Hersek menşeli et ithalatı serbest bırakıldı. 8 bin ton kırmızı et ithalatı yapılabilecek. Bunların içerisinde domuz, at, eşek, katır eti dahi var. Dondurulmuş et var ve sakatatları var. Ayrıca, 75 bin ton sıfır gümrükle ayçiçeği ithalatı ve un var. Bu kadar ürün Bosna Hersek’te yok. Sırbistan, Macaristan ve başka ülkelerden AKP’ye yakın işadamları Türkiye’ye getirerek para kazanacaklar. Türkiye yanarken, onlar para ve rant peşindeler. Hükümet, kendi insanlarından ve çiftçisinden uzaklaşmış durumdadır.” şeklinde konuştu.

Petrol ve doğal gaz araması yapan araçların ekili arazilere girmesini de eleştiren Gaytancıoğlu, “Buğday tarlalarında gördük, hasada bir hafta var ve önce kamyon geliyor arkasından da bir makine gelerek, o bölgeyi olduğu gibi tıraşlıyor. Bunu neden yapıyorsunuz dediğimizde, petrol ve doğalgaz araması yapıldığının bilgisi veriliyor. Bizler de gittik, mağduriyetin giderileceğini söylediler. Henüz kurumla görüşmedik, sorular sorduk ama henüz sorularımıza bir cevap gelmedi. Hasattan sonra yapın dedik, 10 gün durdular, sonra yine devam ettiler. Şimdi yine piyasaya çıktılar, bu sefer de ayçiçeği tarlalarına girdiler. Mağduriyetin giderileceğini söylüyorlar ama 10 gün daha beklesiniz olmuyor mu? Bu bir milli servet, biz ayçiçeğine yılda 1 milyar dolar ödüyoruz. Bu vergiler kuruş kuruş toplanıyor. Yapın, yine yapın eylül ayında tarlalar boş. Bu bir plan dahilinde yapılır. Gider Ziraat Odası’na veya Tarım İlçe Müdürlüğü’ne bir toplantı yaparsınız. Muhtarlar çağırılır, ne zaman yapılacak anlaşırsınız. Ama bu son derece yanlıştır. Bunun altında mutlaka bir şeyler var, masumane bir şey değil, bunun altından ne çıkacak sonuna kadar araştıracağım.”

“GÜBRE YOK, KARABORSAYA DÜŞTÜ”

Gübre fiyatlarıyla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Gaytancıoğlu, şunları söyledi: “TÜİK, enflasyon oranını %15 olarak açıklıyor ama gübre fiyatları %100 arttı. Şu anda da gübre yok, karaborsaya düştü. Üreticilere lazım olan amonyum sülfat geçen sene bin 500 TL’ydi, şuan 3 bin TL’dir. Tarım Kredi Kooperatiflerinde gübre yok. Yöneticiler, 4’er 5’er tane ballı maaşlar alıyorlar ama bu işlere inmiyorlar. İran’da fabrika satın alıyorlar ve onu da neden aldıklarını açıklamıyorlar. Adapazarı’nda altın buluyorlar ama hani altın? Daha çıkaramadılar mı? Gübre niye bulmuyorsunuz? Üre gübresi bin 800 TL’den, 5 bin 200 TL’ye çıkmış, o da yok! Tarım Kredi’de yok, pancar kooperatiflerinde yok, yağlı tohumlarda yok, özel sektörde var. Aşırı kârlarla satılmaya çalışıyor. Üreticiler değiş tokuşla ihtiyaç gidermeye çalışıyor. Neden TÜRKSAŞ’ı sattınız? Devletin gübre fabrikaları vardı, bu fabrikalar gübre tedarik ederek piyasaları düzenlemeye çalışıyordu, ülkeyi gübresiz bırakmıyordu. Neden İGSAŞ’ı sattınız? Üre gübresi üreten tek fabrikasıydı. Gübre şu an altından çok daha pahalı. Hükümeti uyarıyoruz. Hükümetin sonu geldi. Kimse hiçbir şeyi bulamıyor. Karaborsada her şey. Bize CHP yağ kuyruklarında bizi gezdirdi. Hiç olmasa insanlar yağ bulduklarında alabiliyorlardı. Hiç olmazsa paraları vardı, şimdi o da yok. Çiftçi borç içerisinde.”